Bir asra sığmayan şanlı tarihin nişanesi Cumhuriyet… Ata’mın emaneti, özgürlüğün timsali, aydınlığa çıkan yolun anahtarı Cumhuriyet… Festen fötr şapkaya, Arap alfabesinden Latin alfabesine, adaletsizlikten hukuka geçiren Cumhuriyet… Türk ırkının boyun eğmeyeceği, vazgeçmeyeceğini, galip geleceğini, gerekirse altın bir Anka kuşu gibi küllerinden yeniden doğacağını gösteren Cumhuriyet… Ulu önderimize ben ve Türk gençliği sana seslenir!
“Ey Ata’mız, sana seslenmek isteriz! Göklerden bir meleğin sana mesajımızı ulaştırmasını isteriz! Sorarız sana, Osmanlı gibi çöken bir devleti nasıl kurtarmayı başarabildin? Bunca yobaz içinde cumhuriyeti nasıl bir asra yaydırdın? Bunca insan arasında neden meleklerin dediklerine aldandın? Neden bizi sensiz bıraktın?
Yemin ederiz ki biz bu topraklarda olduğumuz sürece sen ve cumhuriyet asla ama asla unutulmayacak, unutturulmayacak! Yemin ederiz ki biz Türklerin toprağına yabancı dadanmayacak! Yemin ederiz ki hiçbir Türk’ün hakkı yenmeyecek, yedirilmeyecek! Yemin ederiz ki Türkiye gelişimden mahrum ve geri kalmayacak! Yemin ederiz Ata’m, senin izinden bir kez bile sapmayacağız!
Ata’m çok değiştik sen gittin gideli. Kimisi seni takip etti, kimisi etmedi, kimisi ise senin yolundan bizi çıkarmaya çalıştı. Allah’a şükürler olsun ki yoldan saptırmaya çalışanlar bu denemelerinde hezimete uğradı. Türk gençliği olarak deriz ki bu gençlik senin yolundan çıkmayacak, senin yolundan çıkarılamayacaktır! Her zaman haklı olduğun gibi yine haklı çıktın Ata’m. Gençliğe Hitabe ’de dediğin gibi istikbalde dahi bizi Türk istiklalini, Türkiye Cumhuriyeti’ni ilelebet muhafaza ve müdafaa etmekten mahrum etmek isteyen dahili ve harici bedhahlar oldu. Sana söz veririz Ata’m; bundan, en büyük hazinemizden, vazgeçmeyeceğiz, vazgeçirilmeyeceğiz!
Sana son bir söz veririz Ata’m! Türklüğü saptırıp faşistlik, ırkçılık olarak göstermeye çalıştılar. Senin sözlerini çarpıtmaya, devrimlerini yıkmaya çalıştılar! Deriz ki; geçmişte yapılan bu olaylar eğer tekrarlanacak olursa gelecekte Türk’e veya Türk’ün önderine savaş açmaya cesaret edecek zırdeliler cevaplarını daha önceki Türk gençliklerinden aldıkları gibi bir daha alacaklar! Eğer yaparlarsa yaptıklarının hesabını önce bize sonra mahşerde Allah’a verecekler! Söz veririz ki sana, canım Ata’mıza , ve Türk’e yapılanlar karşılıksız kalmayacaktır!
Sana söyleriz ki Ata’m damarlarımızda bulunan asil kan kaybolmamıştır, kaybolmayacaktır! Muhtaç olduğumuz kudret Türk Cumhuriyeti’nin 100. yılında, ilk asrında, hiç olmadığı kadar kudretlidir! Bu gençliğe, bundan sonraki gençliğe, ondan sonraki gençliğe güven! Türk olmak hepimizin en büyük gurur kaynağıdır! Bu kaynağın sağlayıcısı ve bir başka dev gurur kaynağımız Ata’m, sana ne kadar teşekkür etsek azdır!
Son kez gençlik olarak değil; kendim, Doruk, olarak konuşmak isterim senle. Bana Türklük değerimi kazandırıp onla gurur duymam için yaptığın her şeye minnettarım. Minnettarlığımı başarılarımla ailemi, seni ve Türkiye’yi gururlandırarak göstermek isterim. Bir gün meleklerin tatlı sözlerine ben de aldandığımda seni gururlandırmış olacağım Ata’m.”