Sahilde Bir Gün

Sabah erken saatte camdan suratıma gelen hafif ve hoş rüzgâr iT.C. Beykoz Belediyesi Resmi Web Sitesile uyandım. Güzelce ellerimi ve yüzümü yıkadıktan sonra kahvemi yapıp balkona çıktım ve yukarıya baktığım zaman beni muhteşem gökyüzü ve parlak güneş, aşağıya baktığım zaman ise çarşaf gibi masmavi deniz karşıladı. Sağ tarafımda güzel orman, sol tarafımda ise küçük bir telaşe içerisinde olan güzel şehir vardı. Havada hoş ve rahatsız edici olmayan rahatlatıcı bir sıcaklık vardı. Bunları görüp kahvemi içtikten sonra huzurum ve neşem yerime gelmişti. İşte şimdi yürüyüş zamanı idi, dışarıya çıktım ve temiz havayı ciğerlerime çektim. Yürümeye başladım etrafımda ağaçlar, evler ve uzun bir yürüyüş yolu beni karşıladı. Yürürken yanımdan evcil hayvanı olan benle aynı zamanda yola çıkmış insanlar da vardı. Sevdiğim ve oturabileceğim bir yer görene kadar yürüyüş yolunda yürüdüm ama tabii bu çok uzun sürmemişti. Bitkilerin içerisinde bir kahvaltıcı buldum ve oraya girdim çünkü saat ilerliyordu ve daha kahvaltı etmemiştim. Bir şeyler yerken çalan hoş müziği dinlemek gerçekten beni daha da sevindirmişti. Kahvaltıcıdan kalktıktan sonra yürüyüş yolunda yürümeye devam ettim çünkü sonuna kadar gezip görmek istiyordum. Biraz daha yola devam edince plajda kumların arasında denize gerçekten çok yakın bir kafe gördüm ve oraya gitmenin iyi olacağını düşünüp gittim ve oturdum. Bir yandan denizdeki dalgaların güzel hışırtısı ile birlikte arkada çalan müzik ve ayrıca o kadar yürüyüşten sonra oturup o soğuk ve taze limonatamı içmek benim bütün yorgunluğumu almıştı. Biraz kafede oturup dinlendikten sonra yürümeye devam etme zamanı gelmişti. O kafede çalışan bir garson bana biraz ileride şehrin marinasının ve deniz fenerinin olduğunu söyledi. Bu güzel bilgiyi aldıktan sonra marinaya doğru yola çıktım, geldiğimde marinadaki güzel tekneler, yelkenliler ve balık tutan insanları gördüm. Marinanın içine doğru ilerleyip biraz gezmek istedim, ondan sonra oraya ilerledim. Sanırım balık zamanı idi çünkü çoğu balıkçı çok fazla balık tutmuştu ve denizdeki balıklar net olarak gözüküyordu. Marinanın etrafını dolaştıktan sonra artık dönüş vakti idi. Dönerken yine aynı güzel yürüyüş yolunu geçtim, düzinelerce renkli ve tatlı kuşlar gördüm. Ama hava kararmadan da gidip sahilde biraz oturmak istedim. Çantamda bir katlanan sandalye vardı. Plaja indim sandalyemi kurup güzel gün batımını seyrettim. Ve günü bu şekilde bitirdim ki, bence böyle bir gün için gayet güzel bir sondu.

(Visited 42 times, 1 visits today)