SADECE BİR MAKİNE

Telefon sesine uyandım, bir de baktım ki amcam arıyor, açtım telefonu dediklerine inanamadım, bir makine icat edilmiş adı zaman makinesi. Işınlanmaya yarıyormuş, istediğimiz anda isteğimiz yere gidebiliyoruz, bu harikaa bir haber, hızlıca koşarak salona televizyon kumandasını aradım ve sonunda buldum, koltuğun altına kaçmış. Hemen haberleri açıp zaman makinesi hakkında konuşulan şeyleri dinledim, üretim Almanya’da başlamış. Telefonda amcam bana “İstersen bir tane yollayabilirim sana.” demişti, hemen amcamı aradım “Amca bu harika bir şey!” Ne zamana kadar gelir, dediğimde ise üç gün içinde elinde deyince amcam sevinçten havalara uçtum. Aradan üç gün geçti, o sabah ise bir zil sesiyle uyandım, o paketi görünce elim ayağıma dolaştı, ne yapacağımı bilememiştim, çok heyecanlandım, kargocuya teşekkür ettikten sonra kapıyı kapattım. Paketi açtım, hemen makineyi kurup içine girdim ve en çok gitmek istediğim yerlerden biri olan Maldivler’e gittim. Ağzım açık kalmıştı, çok güzel bir yerdi burası, çok beğenmiştim. Orada bir hafta geçirdikten sonra farklı farklı yerlere seyahat ettim.

(Visited 10 times, 1 visits today)