Bir gün ben teneffüsteyken rubik küpümü çözmeye çalışırken arkadaşım Ecem geldi ve çözdü. Sonra ben de bir hareket yapayım derken bozuldu. O an zil çaldığı için arkadaşıma veremedim. O zaman az kalsın ağlayacaktım ama öğretmen sayesinde ağlamadım. Din dersi en sevdiğim dersti. Öğretmen çok komikti. Teneffüste Ecem benden ona rubik küpünü vermemi rica etti. Ben o üzülmesin diye, bozulduğunu görmesin diye “Hayır!” dedim. Sonraki gün, öbür günler gibi bana sarılmadı, komik bir şaka yapmadı. Korkuyordum. Ya küstüyse, ya darıldıysa diye. Onun masasına not yapıştırmıştım. Şu şekilde yazıyordu. “Seni üzdüysem çok özür dilerim.” Altında ise “tamam, evet , hayır” yazıyordu. Ecem eveti seçti ve bana verdi. Küstüğümüzü o an anladım ve gün bitti. Eve gidince kuzenime rubik küpü verdim ve kuzenim hızlı bir şekilde çözdü. Küpümü okul çantama koyduktan sonra kuzenimle oynadık. Okula gittiğimde Ecem’e verdim ve barıştık. Rubik küpü kuzenime düzelttirmek verdiğim en iyi kararmış diye düşündüm.
Rubik Küp
(Visited 1 times, 1 visits today)