Her gün teknolojide yeni bir değişim ve gelişim yaşanıyor. Nanoteknolojide hücre büyüklüğünde robot yapılmaya çalışılıyor, donanımda yeni yazılımlar ya da bilgisayarda yeni işlemciler, uzaya gönderilecek roketlerin yeni özellikleri… Şu an çoğu kişi özellikle robotlar ve yapay zeka üzerine konuşuyorlar. Az önce söylediğim gelişmelerde de yapay zeka ve robotların payı vardı. Nanoteknolojide kullanılacak robotlar, yeni işlemci ekran kartlarının kendi yapay zekası ve uzaya gönderilecek astronotlara yardım edecek robotlar.

Bilim kurgu filmlerinde veya bazı dizilerde robotların delirip, şeytani robotlara dönüşmesi insanlarda biraz tereddüte yol açtı. Özellikle insan robot olan Sophie çok insancıl davranıyor. Bazı kişiler onun şöyle bir şey dediğini öne sürdü: İnsanlığı yok et! Ben buna pek inanmıyorum. Biliyorsunuz ki yazılım yazılırken şöyle bir kural vardır. Eğer bir robotun donanımında mesela su sensörüne bir su geldi diyelim. Bir elektrik kablosundan şunun tarzı:

Bir şey var. Bunun şu üst veya alt taraftaki pinlere iletiliyor. Bu pinlerden şu ortadaki 32kb’lık minik işlemciye yollanıyor. Buna yüklenen koda göre tepki veriyor. Yani demek istediğim biz robotlara kötü bir şey yapmasını engelleyecek değişken kodlar yazarsak sorun olmaz.

Hatta şu ünlü Cosmos belgeselini sunan benim favori bilim insanlarından biri

Neil de Grasse Tyson’a

göre robotlardan korkmamamızı gerektiğini ve onlara iyi davranırsak sorun olmayacağını belirtti. Bence haklı.