Teknoloji bizlerin hep bir parçası olmuştur ve olmaya devam edecektir. Tarihte ilk bulunan, bizlerin ise şu anda bir “hiç” diye nitelendirdiğimiz o aletler, benim şu an bu yazdığım yazıya bile katkıda bulunuyor. Belki de o “hiçler” hayatımızı tamamen değiştiren “hiçler” ve biz bundan haberdar bile değiliz.
Teknolojinin günden günde gelişimi robotlaşmayı da beraberinde getiriyor ve bunun sonucunda birçok insan işinden oluyor. Fabrikaları bunun en büyük örneği sayabiliriz. Gelişmiş, yüksek cirolu şirketler artık fabrikalarında malzeme üretimi için insandan çok robota gerek duyuyor ve maalesef insanlar da işinden ayrılmak durumunda bırakılıyor. Tarihe de baktığımızda bunun birçok örneğini görebiliriz aslında. Kapitülasyonlardan dolayı zamanında Avrupa ülkeleri, Osmanlı’da istedikleri gibi stand kurabilip satışını gerçekleştiriyordu. Asıl sorun ise, Avrupalılar “Sanayi Devrimi” diye adlandırdığımız devrimden itibaren;ülkelerindeki fabrikalarda robotlaşmaya geçmiş, Osmanlı’da üç kişinin uzun bir süre zarfında üretebileceği bir araç gereci birkaç tane robotla kısa sürede ve bolca üreterek doğal olarak daha ucuza satmış ve orada bulunan esnafı da bunun sonucunda ekonomik zarara sokmuştur. Yani biz tarihe de baksak, bu robotlaşmanın uzun bir süredir bizlerin üzerinde hüküm sürdüğünü kolayca anlayabiliriz. Peki ya insanların işleri? Günümüze bakacak olursak bütün ülkeler bir pandeminin içinde savaş veriyor. İnsanların sağlığı zarar görüyor, ekonomik krizler patlak veriyor, insanlar işlerini kaybediyor. Maalesef robotlaşma da insanların işlerini kaybetmesinde hala büyük bir rol oynuyor. Buna bağlı olarak da “kazan-kazan” yerine “kaybet-kaybet” gibi bir kavram ortaya çıkıyor. Fakat robotlaşma, işçi çıkarımını sadece sanayi sektöründe etkilemedi. Çin, Japonya gibi teknoloji devi ülkelerde bazı restoranlar garson yerine robotları kullanarak hep müşteri çekiyor, hem de ekonomik olarak kayda değer bir kârda bulunuyorlar. Ayrı olarak, Japonya’nın Tokyo kentinde bir otelde bir insan bile çalışmıyor. Restoran, resepsiyon ve diğer görev sahalarında bile tamamen robotlar çalışıyor. Bu aslında Dünya’nın geleceğinin küçük bir demonstrasyonu bile olabilir, tamamen robotlar. Bu robot endüstrisindeki gelişime bağlı olarak robotlar şu anda insanlar tarafından yürütülen: ekonomistlik, gazetecilik, veri analistliği, şoförlük gibi meslekleri üstlenmeleri bekleniyor. Fakat maalesef, bu gücün kötü ellere geçmesi, geri dönülemeyecek felaketlere de yol açabilecek duruma getirebilir.
Bütün bunları toplamak gerekirse böylesine gelişen bir teknoloji gezegeninde, şu an insanlar tarafından yürütülen yüzlerce işin gelecekte robotlara devredilmemesi pek olanaksız gözüküyor. Bunun beraberinde gelecek olan işsizlik sorunu ise baş göstermekten çekinmeyecek gibi duruyor.