Ringelmann Etkisi

Maximillen Ringelmann tarafından keşfedilen Ringelmann etkisinin tam olarak açıklaması, bir gruptaki veya iş yerindeki işçi veya çalışan sayısı arttıkça işin verimliliğinin azalmasıdır. Ringelmann etkisi aslında kısmen doğru olsada yanlış olduğu bir takım konu vardır. Mesela bir inşaat yeri, 10 kişinin toplanıp bir apartman yapmaya çalıştığını düşünün. Hiç basit olmazdı değil mi? fakat 50 veya 100 kişi arası bir işçi topluluğu aynı apartmanı yapmaya çalışsa yaptıkları iş çok daha kısa sürede biter fakat aynı apartmanı 1000 kişinin yaptığını düşünün, bu sefer de ortalığı aşırı derecede denebilecek kadar kargaşa basardı ki kargaşa arttıkça yapılan işin verimi düşer ve daha yavaş bitebilir.
Peki işin verimi neden düşer? Bunun başlı başına sebepleri vardır. İşte 1. sebep: Motivasyon kaybı veya başka bir bilinen adıyla sosyal aylaklık. İşçiler tek başına çalıştıkları zamana kıyasla, grup halinde çalışırken aynı çabayı vermezler. Bunun sebebi insanların veya işçilerin çoğu zaman kendi sorumluluklarını tamamen almayıp başkalarına güvenmesidir.
Peki motivasyon kaybını nasıl önleyebiliriz? Aynen bazı televizyon programlarında olduğu gibi görevini en hızlı ve en iyi şekilde tamamlayana ödül, yavaş tamamlayanlara ise ceza verilebilir, böylece takım arasındaki rekabet artar ve işçiler daha iyi çalışmaya başlayacaktır.
Başka bir yol ise takım arasındaki güven bağlarını azaltmak. Bunu yapmamızın temel nedeni işçilerin arasındaki güven bağlarını azaltıp bu işi sadece kendisinin yapabilceğine inandırıp o işi kendisinin en verimli şekilde yapmasını sağlamaktır böylece her bir bireyin yaptığı işten aldığı verimi daha yükseğe çıkarabiliriz fakat bu pek tavsiye ettiğim bir yol değil çünkü hem işçilerin özel hayatına karışmak olur hem de güven bağları azaldığından küslükler başlayabilir, böylece işten aldığımız verim öncekine göre daha da azalabilir.
Belirsiz hedefler belirlemek de bu yollardan bir tanesi. Belirsiz hedefler belirleyerek işçilerin iş üzerindeki odağını artırarak daha çok odaklanmalarını sağlamaktır. Eğer işçiler,iş üzerine daha çok odaklanırlarsa işten aldığımız verim daha çok artacaktır ve çok kişiyle olsa bile aldığımız verim artacaktır. Fakat eğer çok zorlu bir hedef seçersek işçilerin odağı azalabilir, hatta istifa bile edebilirler. Bu nedenle işçileri pek zormayacak, ama üstüne düşünmelerini sağlayacak kadar zor bir hedef seçmemiz iyi olacaktır.
Verimin düşmesindeki 2. neden ise koordinasyon kaybı. Çalışanlar bir görevi yerine getirmek için gruplar hâlinde bir araya geldiklerinde, performansları kişisel kaynaklarına ve grup içinde iş başında olan çeşitli kişilerarası süreçlere bağlıdır. Grup üyeleri, verilen bir görevi tamamlamak için gereken yetenek ve uzmanlığa sahip olsalar bile, çabalarını verimli bir şekilde koordine etmekte başarısız olabilirler. Mesela futbol taraftarları en iyi oyuncuları bir takıma topladığında takımın kazanma oranının en yüksek olabileceğini düşünseler bile işler tam olarak öyle yürümemektedir. oyuncuların kendi arasındaki harekerini düzgün bir şekilde senkronize edemezlerse takımın performansı büyük oranda düşecektir.