Merhaba ben Parapiskolojistim. Ne demek diye soracak olabilirsiniz. Çünkü herkes tarafından bilinen bir şey değil elbette. Parapiskoloji paranormal olayları inceler. Ben de en çok paranormal olayların olduğu bir şehre gittim. Hayalet şehri Pripyat. Ama tek başıma gitmeyi göze alamazdım. Can, Halil, Ahsen ve Bartu’yu yanıma alıp yola koyulduk. Geldiğimiz gibi tüylerim diken diken oldu, ürperdik. Geldiğimde ise saat gece 02:30’du. Otele vardık ve dinlenmeye başladık saat 03:00 gibi aynanın karşısına geçip mum üfleyecektik. Ne olduysa tam o an, ben mum üflediğim zaman oldu. Elektrikler kesildi ve şehir zifiri karanlık içindeydi. Ben hiç kimseyi görmedim, tek hatırladığım Can’ın bağırmasıydı. Hemen ardında elektrikler geldi ve Can ortaklıkta yoktu, o da kan içindeydi. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum ama bunu sonlanması için tekrar mum üflemem gerektiğini düşündüm. Mumu üfledim, bu sefer o canavarı görmüştüm elim boş gelmemiştim ona Bartu’nun yaptığı kılıçla vurdum ve canavar yerdeydi ama arkadaşlarım yoktu. Onları bulabilmek için çok uğraştım ama hiç bir yerde yoklardı. Yıllar geçti ve hiçbir arkadaşımı bulamadım ama bir gün gezerken hepsinin restoranda olduğunu gördüm koşarak yanlırına gittim ve onlardı. Onları çok özlemişim ve Can da ölmemişti çok mutluydum ama garip bir şey fark etmiştim onlar eskisinden çok daha farklı davranıyorlardı onlardan şüphelenmiştim ve onlar gerçekten arkadaşım değildi.
Pripyat Yolculuğu
(Visited 26 times, 1 visits today)