Herkese merhaba! Ben İmge ve bugün sizlere hayatımın büyük bir parçası olan yabancı dizi izleme alışkanlığımdan bahsedeceğim. Bizim yaşıtımız ve daha birçok yaş aralığındaki insanlar yabancı dizi izlemeye bayılıyor. Ben yabancı dizi izlemeye tesadüf olarak başladım. 4. ya da 5. sınıftayken Cnbc-e kanalında Doctor Who’nun bir bölümüne denk geldim ve bende yarattığı gerilim hissi hoşuma gitti. Denk geldiğim zamanlar elimde bir yastıkla izledim. Küçükken uzaylılardan arkadaşlarımın şakaları yüzünden çok korkardım. Bu yolculuk böyle başladı ve o zamandan beri de yabancı dizi gibi bir tutkum var. Yabancı dizilerin hem izlemesi keyif verir hem de boş zamanlarınızda fark etmeden İngilizcenizin gelişmesine yardımcı olur. Şimdi sizlere benim için önemli olan dizilerden bahsedeceğim. Siz de bu yolculuğa başladıysanız veya başlamayı düşünüyorsanız vereceğim tüyolara dikkat kesilebilirsiniz.
1. Doctor Who:
İngiltere’de izlenme rekorları kıran, dünyanın dört bir yanında büyük hayran kitleleri edinen BBC imzalı kült yapım.
Televizyon tarihinin en uzun soluklu ve en başarılı bilimkurgu dizisi olarak Guinness Rekorlar Kitabı’na geçen İngiliz menşeli Doctor Who, 2005’te baştan aşağı yenilenen versiyonuyla izleyicilerin beğenisine sunuluyor. Yayın hayatına 1963’te başlayan kült dizi, yaptığı zaman yolculuklarıyla kötülerin en büyük düşmanı haline gelen Doktor adlı eğlenceli bir karakterin etrafında dönüyor. Başrolde izleyeceğimiz ünlü İngiliz oyuncu Christopher Eccleston, seneler içinde Doktor’u canlandıran dokuzuncu aktör olmanın gururunu yaşıyor. Yardımcısıyla birlikte İngilizlere özgü sıradan bir polis kulübesine girip, zamanlar ve mekanlar arası yolculuklara çıkan Doktor’un nefes kesen maceraları, bugüne kadar 39 ayrı ödüle layık görüldü.
Bu dizi benim için en önemli dizi diyebilirim. Bilim kurgu ve distopik konulu kitaplardan ve filmlerden hoşlanıyorsanız bu dizi tam size göre.
2. Glee:
Amerikan genç dizilerinden biri olan ve müzikal sevenlerin severek izleyecekleri dizilerden biri olan Glee dizisi gençlerin birbirleri ile yaşadıkları diyalogları konu almaktadır. William McKinley High School Glee klubünde olan bu öğrencilerin ilişkileri, sosyal problemleri, aşkları üzerinde durulmaktadır.
İnanılmaz eğlenceli bir dizi. Gerçekten size çok şey katabilecek bir dizi. Müzik sevenler için her türlü müziği yeniden yorumluyorlar. Hem komedi hem dram hem aşk konulu olduğu için her zevke hitap ediyor bence.
3. Rizzoli and İsles:
Jane Rizzoli ve Dr. Maura Isles, el ele verip Boston’daki suçlulara göz açtırmamaya kararlı. Aynı zamanda iki iyi dost olan Rizzoli ve Isles farklı alanlardaki uzmanlıklarını kullanarak, masumların en büyük umudu olacak. Çin asıllı Amerikalı yazar Tess Gerritsen’in sekiz kitaplık Rizzoli & Isles kitap serisinden TV’ye uyarlanan dizi, Amerika’da büyük bir izleyici kitlesini TV’nin başına çekmeyi başardı.
Jane, Boston’daki cinayet masasının tek kadın dedektifi olarak, sert yaratılışlı, etrafına ördüğü koruma kalkanını sadece Maura ile birlikteyken kaldıran, erkeksi bir kadın. Diğer yandan Maura, Jane’den daha zengin bir ailede yetişmiş, ölülerle yaşayanlarla olduğundan çok daha iyi anlaşan, erkeklerle ilişkilerinde oldukça başarısız, hep tasarımcılar tarafından hazırlanmış kıyafetler giymeye özen gösteren bir kadın. Jane ve Maura’nın zıtlıkları ne kadar çoksa, dostlukları da o kadar derin. Uzmanlıklarını birleştirince, karmaşık cinayet davalarını çözmekte hiç zorlanmıyorlar.
Bu dizi benim gibi polisiye seven ama insanı çok germeyen, izlerken insanı yormayan dizi sevenler için. Aile, dram, polisiye konulu bir dizi. Herkese tavsiye ederim.
4. How I Met Your Mother:
“How I Met Your Mother” 2030 yılında başarılı bir mimar olan Ted Mosby’nin iki çocuğuna anneleriyle nasıl karşılaştığını anlatmaya başlamasıyla açılıyor ve 2005 yılına dönüyor.
Ted Mosby, Marshall, Lily ve Barney dört iyi arkadaştır. Marshall Lily’ye evlenme teklif etmek üzeredir. Bir an önce evlenip, aile yaşamı kurmak isteyen Ted daha fazla zaman kaybetmek istemez. Ve o gün restaurantta adı Robin olan güzel bir kadın ile karşılaşır. Çocukların annesi acaba Robin midir?
Romantik adam Ted, iflah olmaz çapkın Barney, haber spikeri Robin, yılların sevgilileri Marshall ve Lily’nin oluşturduğu bu arkadaş grubunun her bölümde farklı bir komik hikayesi var. Yayınlandığı 9 sezon boyunca Amerika’da yaklaşık 10 milyon gibi yüksek bir seyirci ortalaması tutturan How I Met Your Mother, gelmiş geçmiş en iyi komedi dizileri arasında gösteriliyor.
O kadar bağımlılık yapan hiç bıkmadan sıkılmadan izlediğim bir diziydi ki… Bittiğinde resmen sonuna değil bitişine ağladığım bir diziydi. Bu dizide her şey var. Cidden iyi ki izlemişim dediğim dizilerden biri. Şiddetle tavsiye ederim.
5. The 100:
97 yıl önce nükleer kıyamet, Dünya’nın bir kısmını yok etmiş, medeniyeti çökertmiştir. Tek kurtulanlar, felaket sırasında 12 uluslararası uzay istasyonunda bulunan 400 kişidir. Üç kuşak uzayda doğmuş ve sayıları 4.000’i bulmuştur. 12 istasyon artık birbirine bağlıdır ve tek amaçları hayatta kalmaktır. Burada idam cezası ve nüfus kontrolü gibi acımasız uygulamalarla kurulan bir düzen vardır.
Grup liderleri geleceklerini korumak için bir araya gelirler ve 100 genç mahkumu yaşanabilir olup olmadığını test etmek için gizlice Dünya’ya sürgün ederler. İnsanlar son yüzyıl içinde ilk kez Dünya’ya geri dönüyorlardır.
Bu dizide distopik bir dizi ama konusu distopik ve bilim kurgu içeren diğer kitap, dizi ve filmlere göre daha farklı ki bu diziyi özel yapan da bu zaten. Bu diziyi herkes beğenmeyebilir belki ama konu şahane, oyunculuklar, çekimler muhteşem gerçekten. Dram, gerilim, distopik seviyorsanız kesinlikle bakmanız gereken bir dizi.