Fakirlik kötü müdür bilmem ama çok zenginlikten daha iyi olduğu kesin.Niye böyle dedim diye soracaksınız siz sormadan ben cevaplıyım.Ben Ege düşük gelirli bir ailede doğdum.Onuncu sınıfa gidiyorum.Babam küçük bir şirkette muhasebeye bakıyor, annem ise zengin kişilerin evine temizliğe gidiyor.Bir tane de kardeşim var ismi Kiraz daha ortaokula yeni geçti.Paramız olmasada mutlu bir aileydik.Yani kendi aramızda sorunumuz yoktu fakat bu para konusunun okulda sorun olmadığını söyleyemem.Bu ne demek diceksiniz.Ben burslu bir şekilde, çok iyi bir özel okulda okuyorum.Okuldaki genel kitle çok zengin olduğu için sosyal çevrem sıfır.Bu sorunumu kendi içimde çözüyorum çünkü ailemin benim için üzülmesini istemem.
Bir gün yine otobüsle okula gidiyordum ,camdan dışarı baktığımda sınıf arkadaşım Mert’i biriyle tartışırken gördüm.Daha dikkatli baktığımda bu bir tartışma değildi bildiğin karşısındaki kişi Mert’i tartaklıyordu.Çok uzaklaşmadan otobüs durmuştu, hemen inip Mert’in olduğu yere koştum.Gördüğüm manzarayla şok olmuştum karşısındaki kişi Mert’e tam vuruyordu ki engelledim.Karşımızdaki kişi benim gelmemden sonra çok uğraşmayıp gitmişti.Mert sadece teşekkür edip gitti.Beni tanımıyormuş gibi davranmıştı.Biz aynı sınıftaydık ve adımı bile bilmiyor muydu?Neyse çok kurcalamayıp sınıfıma gittim.Mert’e o adamın kim olduğunu soracaktım fakat arkadaşlarının yanındaydı kesin benimle dalga geçerlerdi o yüzden vazgeçtim.Okulun bitmesine daha dört ders vardı, çok sıkılmıştım.Fizik dersinde bir anda müdür yardımcısı sınıfa girip ”Ege baban geldi eşyalarını toplayıp aşağıya in” demişti.Çok şaşırmıştım çünkü babam işçi olduğu için iş çıkış saatinden önce çıkamazdı.Meraklı bir şekilde aşağıya indim ve babama bakınmaya başladım ama hiçbir yerde yoktu.Sonra siyah, pahalı bir araçtan babamın bana Ege dediğini duydum.Bu rüya mıydı?Biz bu arabanın hayalini bile kuramazdık ailecek.Çok sorgulamayıp arabanın yanına gittim ve arabaya bindim.Babam çok mutluydu.En son onu terfi aldığında bu kadar mutlu görmüştüm.Babama hemen bu arabanın kimin olduğunu sordum.Bir anda ”Bizim oğlum bizim” diye bir çığlık geldi.Hayalini bile kuramazken bizim mi olmuştu.İnanmadığım için babama ”Nasıl?” diye sordum.Bana ”Eve gidelim annenlerle birlikte öğrenirsin”dedi.Hikayeyi öğrendiğimde şok olmuştum.Babamın çalıştığı şirketteki patronun dedesi vefat etmiş ve mirası hep ona kalmış.Miras dediğim üç beş bin değil milyonlardan bahsediyorum.Galiba babamın bu patronla arası iyiymiş ve patron bu iş hayatından sıkıldığı için şirketi babama devretmek istemiş.Hemde mirasın yarısıyla birlikte.Artık çok zengindik çok mutluydum.O gün bu haberi öğrendikten sonra ailecek güzel bir restoranda yemeğe gittik.Galiba hayatımın en güzel günüydü.
Sabah yine okul için uyandım.Zengin olduğum ilk gündü çok mutluydum.Babam dün beni okuldan almadan önce bana yeni bir ayakkabı ve çanta almış.Aldıkları çok güzeldi.Bundan iki hafta sonra çok büyük bir eve taşındık her şey çok güzeldi.Okuldakiler artık pahalı eşyalarım olduğu için benimle konuşuyorlardı.Hatta bir kız benimle flört etmeye bile başlamıştı.Bir gün okul çıkışı şoför ile eve dönüyordum eve girdiğimde her yer parçalanmıştı ve yerde annem ağlıyordu.Yanına gidip ne olduğunu sordum bana cevap veremiysek kadar kötü ağlıyordu.Ardından hemen sert bir şekilde merdivenden babam indi.Elinde valiz vardı.Ona nereye gittiğini sorduğumda bana çok şaşırdığım bir cevap verdi ”Ben değil annen gidiyor” demişti.Ne olduğunu anlamamıştım ve anneme nereye gittiğini sordum ama hala ağlıyordu.
O gün ne olmuş biliyor musunuz babam annemi aldatmış ve annem bunu yakalayınca kavga etmişler ve babam annemi evden kovuyormuş.Bende yeni zengin hayatımı bırakmamak için öz annemi bıraktım.O ne demek derseniz babamı seçtim ve annemi hayatımdan çıkardım.Şu an çok pişmanım keşke arkadaşsız ve fakir olsaydık da çekirdek ailemiz ayrılmasaydı.Keşke para sana kendini unutturucak bir şey olmasaydı.
