Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu verilerine göre 2018 yılı Ocak ayında dünya nüfusu 7 milyar 593 milyondu. Yapılan araştırmalara göre dünya nüfusunun 3 milyar 200 milyonu sosyal medya kullanıyor. Hayatımızda büyük bir yere sahip olan sosyal medya ne yazık ki bizim sandığımız kadar masum değil. İnsanlar sosyal medyayı farklı nedenlerden dolayı kullanıyor. Kimisi çektiği fotoğrafların keşfedilmesi için, kimisi motivasyon elde ettiği rutinlerini takipçileriyle paylaşabilmek için kullanıyor sosyal medyayı. Sosyal medyayı kullanırken dikkat etmediğimiz şey ise biz sosyal medya aracılığıyla arkadaşlarımızı takip ederken onun da bizi takip ettiği gerçeği. BBC tarafından yapılan araştırmaya göre bu uygulamaların mahremiyet politikası ve kullanım koşullarında kullandıkları dilin anlaşılabilmesi için üniversite eğitimi gerekli.
Herhangi bir uygulama indirdiğimizde uygulama konumumuza ulaşabilmek için bizden izin istiyor fakat biz izin vermesek bile nerede olduğumuzu görebiliyorlar. Ne yazık ki verilerimizi üçüncü taraflara ileten şirketler var ve biz üçüncü tarafların kullanım koşullarına da tabiyiz. Bazı uygulamalar sildiğimiz aramaları da kayıt altında tutuyor. Facebook gibi bazı uygulamalar da biz o uygulamayı kullanmazken bile bizi izleyebiliyorlar. Peki sosyal medya bizi bu kadar kontrol altında tutabiliyorken sizce biz özgür müyüz?
Ben bu soruya hiç düşünmeden hayır cevabını veriyorum. Hayatlarımız birçok insanın elinin altında duruyorken hiçbirimiz özgür değiliz ne yazık ki. Sosyal medya bizi yavaş yavaş içine çekti. Sosyal medyanın popülerleşmesiyle hepimiz ” Ben de varım, ben de sosyal medya kullanıyorum.” diyebilmek için özel hayatlarımızı birçok platformda paylaşmaya başladık. Belki de şu an kullandığımız uygulamalar kendimizle ilgili sahip olduğumuz bilgilerden daha çoğuna sahipler. Böyle bir durumda özgürlükten söz edemeyiz bence.
Biz her ne kadar biz onlara bilgi vermediğimiz sürece onlar bizim hakkımızda bilgi edinemezler diye düşünmeye devam etsek de, bazı uygulamaların diğerlerinden daha güvenli olduğuna inansak da sadece kendimizi kandırıyoruz. Peki sosyal medya tarafından elimizden alınan özgürlüğümüzü tekrar kazanmamız mümkün mü?
Ne yazık ki bence bu sorunun cevabı da hayır. Sosyal medya hayatımızın o kadar içinde ki istesek de istemesek de onu kullanmak zorunda kalıyoruz. Mesela en ufak bir yere üye bile olsak diğer üyelerle iletişime geçmek için Whatspp kullanmak zorunda kalıyoruz veya numarasını bulamadığımız bir arkadaşımıza ulaşmak için Facebook ya da Instagram kullanıyoruz. Yani biz ne kadar sosyal medyayı hayatımızdan çıkarmaya çalışırsak çalışalım o bir şekilde bizi buluyor. 2009 yılıyla birlikte hayatımıza giren sosyal medyayı hayatımızdan çıkarmak hiç mümkün görünmüyor. Bu nedenle ben 2009 yılıyla kaybetmeye başladığımız özgürlüğümüzü tekrar elde edebileceğimize inanmayanlar arasındayım.