Sınıf arkadaşlarımla kampa gitseydim tabii ki saf saf beni odun kesmeye gönderirlerdi. Benimde kağıdım yok koordinat yazıyım pusulam yok yeri bulabileyim kesinlikle kaybolurum ve kayboldum da. Aradım aradım kimsecikler yok. Anladım ki artık kampın yakınında bile değilim. Bir günü hiç kimseciklerin olmadığı vahşi bir ormanda geçirmeye karar verdim. Çok susadım derken başıma bir damla geldi. Anladım ki yağmur geliyor. En azından yanımda kamp çadırım vardı. Oraya sığınmıştım. Yanımda balta ile bir tane boş su şişesi var. Susuzluktan ölüyorken aklıma bir fikir geldi. Yerler çamur ile kirli su. Suyu filtrelersem suyu içebilirim. Taşlar buldum bazıları büyük bazıları küçük. Pamuk çiçeği buldum pamuk ekledim. Çam ağacı yaprakları bularak tamamladım. Baltayla suyun çeyreğini kestim. Suyu filtreledikten sonra içtim. Acıktım bir anda yandaki elma ağacına su verince büyüdü ve 10 elma verdi. Elmaların ½’sini yedim ve geriye 5 elma kaldı. Doydum. Yattım hiç korkmadan yattım. Sabah oldu bir kuş bir anda önüme koordinatların olduğu bir kağıt koydu. Bu bizim kampın koordinatlarıydı. Bizim kampı buldum. Daha sonra çekiliş yaparak elimdeki 5 elmayı arkadaşlarıma dağıttım. Çekilişte çıkan kişiler: Ada, Sare, Zeynep, Ali Erdal ve son olarak kankam Sarp Kalkan kazanan isimler oldu. Okula döndük, annem ve babam beni aldı. Birlikte eve döndük. Yaşadıklarımı teker teker ayrıntılarıyla onlara anlattım. Çok güldüler ve benle çok gurur duydular. Bende onlara sarıldım ve mutluluktan ağladım. Mutlu ve duygulu bir son. Umarım bloğumu sevmişsinizdir. Okuduğunuz ya da dinlediğiniz için teşekkür ederim.
ORMANDAKİ HARİKA GÜNÜM
(Visited 4 times, 1 visits today)