Bir gün okul çıkışı arkadaşlarımla kamp yapmaya karar verdik. Arkadaşım Ali, “Herkesin yapacağı görevleri belirleyelim” dedi. Herkes “Evet!!” dedi. Oy birliğiyle beni ormanın derinliklerine ateş yapmak için gerekli odunu toplamaya gönderdiler. Ve ben kayboldum, dönüş yolunu bulamadım. Neyse ki bir yere giderken yanımda hep acil durum çantamı getirirdim. Arkadaşlarımın çantama takılıp “Ha Haaa acil durum çantası mı getiriyorsun?” demelerine rağmen okuldan çıkarken hava kararacağı için fenerimi elime astım, ormanda yabani hayvanları korkutmak için çantama ışıklı sopamı koydum. Çantamda daha bir çok şeyim vardı.
Ormanın derinliklerinde yürürken karşıma kocaman bir Boz ayı çıktı. Sopamla korkutmaya çalıştım olmadı sonra yerde ne bulduysam atmaya başladım. Etrafımda gördüğüm ilk deliğe saklandım. Artık hava kararmış ve soğumuştu. Yedi-Sekiz metre ilerdeki ağcın kuru dallarını kırıp ateş yakmaya karar verdim. Montumdan bir parça yırtıp içindeki pamuktan aldım. İki dalın arasına koyup ovalamaya başladım. Pamuktan biraz duman çıktığı gibi yavaşça üfledim. “Yandııı!” diye sevinç çığlığı attım. Sonra ateş sönmesin diye ateşi minik dallarla besledim. Orman yanmasın diye ateşimin etrafını minik taşlarla kapladım. Gecenin onu olmuştu. Bir ağacın en fazla yaprağı olan dalından dokuz on tane aldım ve kendi çadırımı kurdum. Uyudum. Sabah uyandığımda çantamdan konservemi çıkarıp yedim. Suyumu içerken arama kurtarma ekibinin sesini duydum. Hemen çantamdaki düdüğümü alıp çalmaya başladım. Arama kurtarma ekibi beni kurtardı.
Eve geldiğimde haberlerde kendimi gördüm.
Ormanda Bir Gece
(Visited 3 times, 1 visits today)