Bir gün, Abdullah adında bir adam varmış. Abdullah, bir gün hastaneye kan aldırmaya gitmiş. Orada Mahmut adında bir adamla karşılaşmış. Mahmut’un böbrek hastalığı olduğunu öğrenmiş. Bu durum Abdullah’ı çok etkilemiş ve hiç düşünmeden böbreğini Mahmut’a vermek istemiş.
Birkaç gün içinde ameliyat gerçekleşmiş ve Abdullah, böbreğini Mahmut’a vermiş. Ameliyattan sonra Abdullah kendini biraz garip hissetmiş. Sanki bir eksiği varmış gibiymiş. Böbreğini bağışladığını hatırlayınca bunun nedenini anlamış ve zamanla bu duruma alışmış. Mahmut ise kendini önceye göre çok daha iyi hissetmiş çünkü artık sağlıklı bir böbreği varmış.
Ameliyat sonrasında Abdullah ve Mahmut’un aileleri tanışmış. Mahmut’un ailesi, Abdullah ve ailesine bu büyük yardım için defalarca teşekkür etmiş. Aradan birkaç gün geçtikten sonra, iki aile birlikte yemek yemeye gitmiş. Yemek sırasında Mahmut’un ailesi, organ bağışının öneminden bahsetmiş ve Abdullah’ın Mahmut’un hayatını nasıl değiştirdiğini anlatmışlar.
Bu olaydan sonra Abdullah ve Mahmut çok yakın arkadaş olmuşlar. Artık hep birlikte gezmeye çıkıyorlarmış. Gittikleri yerlerde Abdullah ve Mahmut, arkadaşlarına nasıl tanıştıklarını ve bu özel hikâyeyi anlatıyorlarmış. Zaman geçtikçe aileler birbirlerini daha iyi tanımış ve daha sık buluşmaya başlamışlar.
Bir gün, Mahmut’un ailesi ve Abdullah’ın ailesi bir karar almış: Aynı mahallede oturmak için taşınmışlar. Komşu olduktan sonra dostlukları daha da güçlenmiş. Artık birbirlerine aile gibi olmuşlar ve bu hikâye herkesin kalbinde özel bir yer edinmiş.