Öldürücü Şart

Eron Krallığında normal bir gündü. Bir şövalye silahtarı olan John her gün olduğu gibi bu gün de ustasının peşinden bir şey öğrenirim umudu ile koşuşturuyordu. Her sabah gibi ustası ondan kılıcını parlatması için demirciye götürmesini söyledi. John da vakit kaybetmeden yola koyuldu.

Demirci atölyesine indiğinde ise her zamanki gibi demirci ustasından eser yoktu. Yerini yine çırağına devretmiştir diye düşündü John ve haklı da çıkacaktı. Yerinde demirci çırağı William vardı. John ona ustaların onları ne kadar kullandıkları konusunda yakında William da buna katıldığını söyledi. Biraz daha konuştuktan sonra John Willam’a şatodan kaçmak istediğini söyledi ve eğer yaparsa William’a da ona katılıp katılmayacağını sordu. William da yalnızca bir şart ile katılabileceğini söyledi. O şart da giderken yaşlı eşek Bessie’yi de yanlarına almalarıydı.Bu çok zor bir koşuldu çünkü şato devriyelerinin sıklığı yüzünden zaten iki adamın bile geçmesi çok zor olacakken yanlarına bir eşek almak kaçma şanslarını neredeyse sıfıra indiriyordu. Ve herkesin bildiği gibi kaleden kaçmanın cezası ölümdü. John eşeği almamak konusunda diretse de William kararından vazgeçecek gibi değildi. En sonunda eşeği de yanlarında götürmeye anlaştılar ve bu cuma saat sekiz sularında kilerde buluşup devriyeleri atlatarak şatodan kaçmayı deneyeceklerdi.

Cuma sabahı saat sekiz olmuştu Willam, John ve Bessie gece karanlığında gizli gizli ve ağır adımlara yürüyordu. Birkaç devriye geçti bazılarını şans eseri atlattılar bazılarında da önceden ayak seslerini duydukları için saklanma şansı buldular. Şimdiye kadar şansları yaver gidiyordu .Saat gece bir buçuk civarıydı. Ayak sesleri duyuldu. Bizimkiler çabucak hemen sağ taraflarında bulunan geçen hasat dönemi festivalinden kalan saman balyasının içine saklandılar. Lakin tam devriye geçerken yaşlı Bessie istemeden de olsa hapşurdu. Sesi duyan devriyedeki muhafız birlikleri saman balyasına doğru saldırı pozisyonunda yavaş ama emin adımlar ile ilerliyordu. Şu saatten sonra onları hiç kimsenin kurtaramayacağını anlayan çıraklar da ceplerinde bulunan cep çakılarını çıkarıp muhafız birliklerine saldırdılar. İlk muhafızlardan darbe yiyen William oldu aldığı darbe sonucu yere yıkılan arkadaşını gören John ise var gücüyle savaşmaya çalıştı. Fakat ne silahı ne talimi ne de sayı üstünlüğü vardı. Yani mağlubiyet John için kesindi. Çok geçmeden o da arkadaşı gibi kafasına yediği bir darbe sonucu yere yığıldı.

 

(Visited 300 times, 1 visits today)