OKULLARIN KAPILARININ BİZE AÇILMASI

Eğitim nedir? Eğitime yüklenen işlev, temele alınan felsefi yaklaşım, toplumda hâkim olan siyasi görüş, toplumun ve bireylerin eğitimden beklentilerinin farklı olması nedeniyle, eğitimin tek bir tanımını yapmak mümkün değildir. Fakat örnek verecek olursak bireyin içinde yaşadığı toplum için değeri olan yetenek, tutum ve diğer davranış biçimlerini geliştirdiği kültürlenme süreçlerinin hepsidir ve bilgi, beceri, davranış, anlayış, ilgi, tavır, karakter gibi önemli sayılan kişilik nitelikleri yönünden belli değişmeler sağlamak amacıyla yürütülen düzenli bir etkileşimdir diyebiliriz.

Tanzimat’la birlikte Batı’nın her alanda görülen tesirleri, Türk kadını açısından da bazı yenilikler getirmiştir. “Maarif-i Umumiye Nizamnamesi” çıkarıldıktan sonra, kızlar için Darülmuallimat (öğretmen okulu), Rüştiyeler (ortaokul) ve sanayi okulları açılmıştır. Kısacası Tanzimat dönemi, Türk kadınına devlet eliyle mesleki ve kültürel açıdan eğitim kapılarının açıldığı bir dönem olmuştur. Aslında eğitim uzun zamandır var olan bir kavramdır fakat kadınlara ve kız çocuklarına değer verilmediği dönemlerde yalnızca çok zengin ailelerin çocukları eğitim alabiliyordu. Harf Devrimi 1 Kasım 1928 tarihinde,  yeni bir alfabenin yerleştirilmesi sürecine genel olarak verilen isimdir. Çeşitli nedenler ile gerçekleştirilen bu inkılabın en mühim gerekçelerinden bazıları, hiç şüphesiz ki, okur-yazar oranını arttırmak ve eğitim seviyesini yükseltmekti. Harf devriminden sonra kadın okur yazarlık oranı şüphesiz artmıştır. Atatürk’ün sağladığı bu inkılap ile kadınların eğitim görmesi yaygınlaşmıştır.

(Visited 17 times, 1 visits today)