Alfabe değişikliğinin yaşandığı bir süreçte öğrenci olmak, hem heyecan verici hem de zorluklarla dolu bir süreç olurdu. Harf inkılabı, sadece bireylerin değil, tüm toplumun yaşamını kökten etkileyen bir değişim anlamına geliyordu. Bu durum, öğrenim kariyerimize doğrudan yansıyan pek çok olumlu ve olumsuz yönleri de beraberinde getirirdi.
Yeni Türk alfabesine geçişin en büyük olumlu tarafı,öğrenimin daha kolay hale gelmesiydi. Eski Arap harfleri, Türkçenin ses yapısına göre olmadığından, okuma ve yazma öğrenmek oldukça zordu. Fakat yeni alfabe, Türkçenin seslerini tam olarak yansıttığı için daha anlaşılır ve basit bir sistem sunuyordu. Bu durum, eğitim hayatımızda büyük bir kolaylık sağlayarak öğrenme sürecimizi hızlandırdı.Ayrıca, Latin harflerine dayalı bu yeni alfabe, Batı ile olan kültürel ve bilimsel bağlarımızı güçlendirip,modernleşme çabalarına katkı sağlardı. Bilimsel kaynaklara erişimin kolaylaşması, hem bizim hem de toplumun bilgi düzeyini artırdı.
Ancak bu süreç, zorlukları da beraberinde getirirdi. Öncelikle eski alışkanlıklarımızı bırakıp sıfırdan bir sistem öğrenmek, özellikle çocuklar için yorucu ve bunaltıcı bir deneyim olabilirdi. Yeni alfabeyi öğrenmeye çalışırken kafa karışıklığı yaşamamız, motivasyonumuzu ve öğrenci psikolojisini olumsuz etkileyebilirdi. Bir öğrenci olarak diğer alfabe ile büyüyen jenerasyondan kendimizi farklı ve ötekileştirilmiş hissedebilirdik.Bu durum ise öğrencide psikolojik hasarlar bırakabilirdi. Ayrıca ailelerimiz, eski alfabeye alışık olduklarından, bize yeterince destek olamayabilirdi. Ailelerimizle paylaşacağımız verimli vakitlerimiz azalırdı.Büyüklerimizin yazdığı mektupları ya da eski eserleri okuyamamak, geçmişle bağımızı zayıflatabilir, kültürel bir ayrışma hissi yaratabilirdi. Eğitim materyallerinin yenilenmesi zaman alabilir, bu da öğrenim hayatımızda aksamalara yol açabilirdi.
Kısacası, alfabe değişikliği dönemi bir öğrenci için hem umut dolu hem de zorluklarla başa çıkılan bir süreç olabilirdi. Geçmişle bağımızı kaybetme riski alırken, geleceğe yönelik bir adım atmanın heyecanını da yaşayabilirdik. Bu değişimin, sabır ve azimle üstesinden gelinebilecek bir dönem olabileceğini düşünüyorum.