İnsan beyni, insan sinir sisteminin komuta merkezidir, vücudun duyu organlarından sinyaller alır ve bilgileri kaslara iletir. İnsan beyni, diğer memeli beyinleriyle aynı temel yapıya sahiptir, ancak vücut büyüklüğüne göre yunuslar, balinalar ve filler gibi diğer birçok memelinin beyinlerinden daha büyüktür.
Proceedings of the National Academy of Sciences’da yayınlanan 2012 tarihli bir araştırmaya göre, insan beyni “gri madde” olarak adlandırılan yaklaşık 86 milyar sinir hücresi içerir. Yine aynı araştırmaya göre beyin aynı anda birden fazla iş yapamaz. Bunun yerine görevler arasında geçiş yaparken hata yapma olasılığını artırır ve işlerin daha uzun sürmesine neden olur .
İnsan beyni, yaşamın ilk yılında üç katına çıkar ve yaklaşık 25 yaşında tam olgunluğa ulaşır. İnsanlar her zaman beyninin tamamını kullanır, sadece %10’unu değil. Northwestern Medicine’e göre beynin %60’ı yağdır. İnsan beyni, 23 watt elektrik gücü, küçük bir ampulü yakacak kadar, üretebilir.
Gün geçtikçe ve tıp ilerledikçe beyin implantları yaygınlaşıyor. Nöro verilerimiz en özel benliklerimizi ortaya çıkarabilir. Bu ilerlemeyle kişisel verilerimiz nasıl korunacak?
Kim, neden bizim beynimizi hacklemek istesin ki? Bir siyasi liderin, bir iş yöneticisinin düşüncelerini veya anılarını okuyabilmek, rakip devletleri anlamaya çalışan istihbarat teşkilatları, ticari sırları çalmak veya şantaj yapmak isteyen suçlular için büyük bir koz olabilir.
Beyne yapılan bir saldırı bize ne tür bir zarar verebilir, becerilerimizi silebilir mi veya becerilerimizi bozar mı, sonuçları neler ? Beyne yerleştirilen yeni bilgiler şeklinde de gelebilir, nöronlara zarar verecek seviyeye inebilir ve daha sonra düşüncenizi bozabilir. Ayrıca bu sadece bilgi düzeyinde değil, aynı zamanda fiziksel hasar da olabilir.
Araştırmacılar, insanları düşüncelerinin ve diğer beyin bilgilerinin çalınmasına, kötüye kullanılmasına veya hacklenmesine karşı koruyacak yeni insan hakları önerdi. Bu olay, beyin aktivitesini okuyan veya değiştiren ve birçoğunun önümüzdeki yıllarda insanların yaşamlarına muazzam faydalar sağlamayı umduğu teknolojilerde kaydedilen hızlı ilerlemelere bir yanıttı.
“Neurorights” vizyonu yeni yeni gelişen bir alan. Etik olup olmadığı hala sorgulanıyor, bireyler için ve genel olarak toplum için en iyi olanı seçilmeli. Yeni kanunlar tartışılıyor: veri koruma kanunu, sağlık kanunu, tüketici kanunu, ceza kanunu…
Şili, dünyada bir ilk olarak, zihinsel verileri ve beyin aktivitesini yasal olarak korunması gereken bir insan hakkı olarak açıkça sınıflandırarak, zihinsel mahremiyeti korumak için 2021’de bir nörohaklar yasasını çıkardı. Doğru yönde atılmış bir adım olsa da, böyle bir yasanın nasıl uygulanacağı hala belirsiz.
Nörobilim verilerinin ölçeği ve kapsamındaki benzeri görülmemiş büyüme, verilerin hassas doğasına ilişkin artan farkındalıkla birleştiğinde, nörobilim verilerinin gizliliği ve ilgili veri yönetişimi sorunları konusunda bazı önlemler alınmalı. İlk olarak, nörobilim verileri için daha ayrıntılı bir onay ve bireysel onay gerekli. Nörobilim verileriyle ilişkili potansiyel mahremiyet risklerini göz önünde bulunduran araştırmacılar, bireylerin, yalnızca verilerinin toplanması ve işlenmesi hakkında değil, aynı zamanda verilerin paylaşılması ve yeniden işlenmesi hakkında da tam olarak bilgilendirilmesi gerekli. Nörobilim verileri için onay, deneklerden hangi bilgilerin toplanacağını ve toplama işlemini kimin, ne kadar süreyle ve hangi amaçla yapacağını içerecek şekilde spesifik olmalı. Bireyin rızası ile birlikte ilgili potansiyel riskleri, rızayı iptal etme sürecini ve güvenliği de açıklamalı.