Nitelikli Sanat ve Toplum

Sanatın tanımı yüzyıllardır tartışılmaktadır ancak en genel anlamıyla yaratıcılığın ve hayal gücünün ifadesidir. İnsanın olduğu her yerde sanat vardır. Peki sanat niçin vardır? Sık sık karşımıza çıkan ama cevabına erişemediğimiz bir konu ise “Sanat sanat için midir, yoksa toplum için midir?”

Sanatın birçok dalı vardır: resim, heykel, mimari, edebiyat, müzik, tiyatro ve dans. Bu dalları; plastik (görsel) sanatlar, fonetik (işitsel) sanatlar ve ritmik (dramatik) sanatlar olarak sınıflandırabiliriz.

Sanat eserini oluşturan unsurlar: sanatçı, sanat eseri ve sanat eserini anlayıp taktir eden kişilerdir. Bir sanat eseri, içinde birden çok anlam taşıyabilir. Farklı şahıslardan, farklı bakış açılarıyla hazneleri genişler. Söz gelimi bir tabloyu farklı kişiler yorumladığında birbirinden farklı hikayeler çıkabilir.

Acaba insanoğlu neden sanatla uğraşır? Sanat, insanın kendini ifade etme biçimidir. İnsanın yeteneklerini geliştirmesinde yardımcı olur. Sanatçı için sanat bir tutkudur. Nitelikli bir sanatçı yaptığı işe aşıktır. Bu sebeple kendisine ne teklif edilirse edilsin hiçbir sanatçı yaptığı işten vazgeçmez.

Sanat toplum için en önemli etkenlerden biridir. Atatürk, hiç kimsenin sanata önem vermediği, savaşların olduğu bir dönemde bile sanatın; ruhun gıdası olduğunu düşünmüş ve sanatı insanlara tanıtmak, sevdirmek için elinden geleni yapmıştır. Opera ve balo salonları açarak, resim ve heykel sergilerinin açılmasına öncülük ederek Türk sanatçıların yolunu aydınlatmıştır. Atatürk’ün sanatla ilgili çokça sözü vardır. Aralarından en beğendiğim “Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarlarından biri kopmuş demektir.” sözüdür. Sanattan yoksun olan bir toplum kendini geliştiremez.

1. dönem tazminat edebiyatında “sanat, toplum için” anlayışı benimsenmiş, 2. dönem tazminat edebiyatında “sanat, sanat için” anlayışı benimsenmiştir. Bazı kesimlere göre sanat hâlâ toplum içindir. Ve bu konu günümüzde kesin bir sonuca varamamıştır.

Sanatçının şahsi iradesi ve düşüncesiyle ürettiği sanatını ne şekilde ve ne için yaptığı sadece sanatçıya mahsus bir durumdur. Zira sanatçıyı toplum oluşturmaz, sanatçı toplumun içindedir.

Sanat, toplum için ama toplum değerini bilmediği takdirde sanat gitmek istediği hedefe ulaşamaz; sanat, sanat içindir şayet sanatçı anlatmak istediği şeyi anlatamazsa, kısıtlanırsa sanatın bir anlamı olmaz.

Arkadaşlar ne yazık ki başta sorduğum soruya net bir cevap veremeyeceğim. Lakin sanat hem sanat için hem de toplum içindir. Bu iki durum birbiri ile bağlantılıdır. Sanat evrenseldir ve uluslararası bir dildir.

Bu konu hakkındaki fikirlerimi sizlerle paylaşmış ve yazımı sonlandırmış bulunmaktayım. Umarım sanatın katkılarını size aktarabilmişimdir.

Kaynakça:

http://felsefe.gen.tr/

Anasayfa

http://www.akproje.org/madde/2-sanat-ve-yaraticilik.html

 

 

(Visited 321 times, 1 visits today)