NELER OLUYOR!

Teknoloji gelişiyor, sanayi faaliyetleri artıyor ve her şey insanlar için çok güzel olacak diye sevinirken beraberinde bir felaketin yaklaştığını ve insanların atmosfer ve iklimler üzerinde olumsuz etkilerinin olabileceğini kimse düşünememişti. Fosil yakıt kullanımının artması, ormanların azalması, atmosfere bırakılan sera gazlarının artması ve yoğun şehirleşmenin de katkısıyla maalesef zaman içinde dünyamız normalden fazla ısınmaya başladı. Uzmanlar buna “küresel ısınma” adını verdiler.
Küresel ısınma sonuçlarına baktığımızda dünyamız için en büyük çevresel, sosyal ve ekonomik tehdit olduğunu anlamak çok zor olmasa gerek. Şayet önlem alınmaz ise de önümüzdeki yıllarda çok ama çok büyük felaketlerin yaşanması uzmanlara göre kaçınılmaz olacak.
Küresel ısınma deninde birçoğumuzun aklına gelen ilk şey iklim değişikliği oluyor değil mi? İklim değişikliği dendiğinde ise sonucunda yaşanan tüm yaşamı tehdit eden olumsuz olaylar. Aşırı sıcaklar, seller, kuraklık, yoksulluk, gıda güvenliği, temiz suya erişim, hava kirliliği, orman yangınları, afetler, ekolojik dengelerin bozulması ile birçok canlı hayvan türünün yok olması, salgın hastalıklar, eriyen buzullar, ekonomik çöküşler, göçler bölgesel savaşlar ve daha fazlası.
Acaba kaçımız bu konunun farkında, kaçımız bu konudan endişe duyuyor ve kaçımız bir şeyler yaparak önlem almaya çalışıyor?
Öncelikle bu konuyu her yerde çok ama çok daha fazla konuşmalıyız ve öncelikle farkındalık yaratmalıyız. Yakın zamana kadar bu konu görmezden gelindiğinden maalesef zarar istenmeyen seviyelere gelmeye başladı. Ama hiçbir şey için geç değildir. Bu konu hakkında karar veren mekanizmaların ciddi kararlar alıp büyük adımlar atmaya başladıklarını zaman zaman duyuyoruz ancak bunu el birliği ile arttırmalıyız. Gerekli önlemler alınırsa, insanlar bilgilendirilirse ve bu konuda bilinçlendirilirse küresel ısınmanın hızı neden azalmasın?
Mustafa Kemal ATATÜRK ne demiş: “Felaket başa gelmeden önce koruyucu ve önleyici tedbirleri düşünmek lazımdır. Geldikten sonra dövünmenin yararı yoktur.”
Yapılabilecekler içinde benim ilk aklıma gelenler daha fazla betonlaşmanın önüne geçilmesi, mevcut ormanların ve yeşil alanların korunması, ağaçlandırmanın arttırılması, su kaynaklarının bilinçli kullanımı, zararlı gaz çıkışına neden olan kaynakların kullanımın azaltılması, kentleşme ve kentlere göçün sınırlandırılması, sıfır atık projelerinin arttırılması, enerji yönetimine daha çok önem verilmesi, toplu taşıma kullanımına önem verilmesi, doğru ışıklandırma kullanılması, petrol yerine, güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması…
Küresel ısınmanın önüne geçersek kim bilir ne güzel günler bizi bekliyor olacak. İnsanların elleriyle yaptıklarını yine insanların azaltması ve hatta yok etmesi neden olmasın? Neler oluyor diye sürekli farkında olalım ve her zaman ne yapmalıyım diye düşünelim. Her akşam yattığımızda uyumadan önce mutlaka bugün insanlık için bu konuda ben neler yatım diye kendimize soralım. Ben her şeyin güzel olacağına çok inanıyorum. Sizler de inanın çünkü uzmanlara göre ŞİMDİ harekete geçersek hâlâ bir umut var!

(Visited 8 times, 1 visits today)