Mumları Üflediğim Sıra

Şehir dışında bir üniversite kazanmıştım, ailem gitmemi istiyordu fakat ben ailemden ve arkadaşlarımdan ayrılmak istemiyordum, kendi geleceğim için bunu yapmam gerektiğini anladım. Ucuza bir ev buldum, eve yerleştim. Üniversitede ilk günümdü heyecanlıydım üniversite kapısından girdiğimde beni müdür yardımcısı karşıladı, asansöre bindik ve bilmediğim bir odaya geçtik sanki bir sorgu odası gibiydi, biraz endişelendim ama çok ünlenmiş bir üniversite olduğu için pek kafaya takmadım. Müdür bana sözleşmelerden bahsetti, bazıları ürkütücüydü yemekhanede ışıklar kapanınca hemen orayı terk edin. Koridorlarda yalnız durmayın  ve yanınızda, mum ve onu yakmak için çakmak ya da kibrit bulundurun. Bütün bunların ne için olduğunu sordum zamanında öğreneceğimi söyledi. Bir personel bana okulu gezdirdi aynı şekilde o da bana karanlık yerlerde bulunmamamı söyledi. İlk üniversite deneyimim pek iç açıcı değildi. Üniversiteden çıktım kiraladığım eve doğru yürüdüm gece oldu ve ben de yattım. Sabah kalktım kahvaltımı hazırladım ve metroya binip okula gittim. Kapıdan girdim ve yine beni bir personel karşıladı, neden bu kadar personel olduğunu merak ettim. Beni bir odaya götüreceğini söyledi, karanlık koridorda yürüyorduk, personelin elinde bir fener ve sopaya benzer bir alet vardı. Bana gözlerimi kapatmamı söyledi ve ben de yaptım. Uyandığımda çığlık sesleri duydum mağara gibi bir yerdeydim, sandalyeye bağlanmıştım beni izleyen siyah paltolu insanlar vardı…

(Visited 53 times, 1 visits today)