Bir sabah uyandım. Her şey normal aynı yatak örtüm ve aynı yastık kılıflarım vardı. Tek sorun elimde müzik notaları ve bir adet kalem de duruyordu. Panik yapıp anneme seslendim. İçeriye bi adam girdi, hizmetçiye benziyordu. “N’oldu efendim kabus mu gördünüz?” diye sordu adam. “Hayır ben sadece bu müzik notaları elime nasıl geçti onu öğrenmek istiyorum. Ben şarkı söylemeyi veya çalmayı bile bilmem.” Adam güldü ve şöyle dedi “Bu akşamki konserinize hazırlanmayı unnutmayın.” Şok içindeydim yani nasıl olur ben daha lise ya da üniversite sınavına bile girmemiştim. Kafamda bunun haksızlık olduğunu düşünerek kahvaltı yaptım. Çünkü insanlar dişini sıkıp konservatuarda ders alırken ben burada bedavaya hayat yaşıyordum. Streslendiğim bir konu daha vardı, büyük konserde ne yapacaktım? Acaba benim yerime çalması için birini mi bulsaydım yoksa her şeyi açıklasa mıydım? Odamda piyano çalmayı denerken düşündüm herkese her şeyi anlatacaktım. Hizmetçi olan ada içeri girdi “Elbisenizi hazırlamalıyız efendim.” dedi. Aslında benim olmayan dolaptan seçtiğim yeşil bir elbiseyi ona verdim. “Siz hazırlanmaya devam edin biz elbisenizi hazırlarız.” deyip odadan çıktı. Konser saati yaklaştığında yeşil elbisemi giymiştim ve herkese açıklamaya hazırdım. Son kezi makyajımı kontrol edip mikrofonumla sahneye çıktım. İlk biraz piyano çaldım yani denedim en azından. Piyano çalma çabam bitince mikrofonu elime aldım ve herkese olan biteni anlattım. Bütün salon şaşkınlıkla bakıyordu. Ben ise üstümdeki bütün mülk satıp parasını okullara ve çocuk yurtlarına bağışlayacağımı söyleyince bütün salon beni alkışlamaya başladı.
Müzisyen Sabahı
(Visited 2 times, 1 visits today)