En güzel anlarımızda, kutlamalarımızda, mutluluğumuzda ve aynı zamanda acı ve hüzünlü anlarımızda var olan ve önemli bir yeri olan şey müziktir. Doğum günlerinin olmazsa olmazı, düğünlerde çalan ilk şarkının önemi…
Her kültürün kendisine özgün şarkıları ve şarkı türleri olsa da hepsinin insanlara hissettirdiği duygular aynı ya da benzerdir. Hareketli bir şarkı duyunca enerjimizin artması, üzgün hissettiğimizde daha iyi olabilmemiz için belli türde bir şarkı seçmeye yeltenmemiz… Müzik insanın duygularını daha iyi bir şekilde açıklamasına yardım eder ve bir nevi insanlara ayna görevi yapar. Kendimizi ifade etmek için kelimelere ihtiyacımız olduğu gibi müziğe de ihtiyaç duyarız.
“Hayvan sevmeyen insanı da sevmez.” lafı olduğu gibi bence müziği sevmeyen insan da hayatı sevmez. Müzik dinlemekten hatta bazen insanlar dinlerken bile insanlara sorun yaratan insanlara bakıldığında mutsuz ve biraz da sert tavırlı kişiler olduğu kolayca fark edilmektedir. Fakat müziği her anda dinleyen veya dinlemek isteyen insanlara bakıldığında ise onların daha mutlu, yaşam dolu ve genel olarak küçük şeylerden mutlu olan insanlar olduğu görülebilmektedir.
Hayatımıza renk katan, bizi temsil eden, tarzımızı, kişiliğimizi, ruh halimizi dışarıya yansıtan nadir şeylerden biridir müzik. Bir şarkı dinlediğinizde müzik size başka hiçbir şeyin yapamadığı gibi derinden etkileyebilir. Bir şarkıdaki sözleri gözden geçirip okuduğunuzda sizde bir etki yaratabilir fakat müziğin de yardımıyla bu etki daha da büyür. Belki dinlediğiniz müzik yüzünden birkaç gözyaşı dökersiniz, ve hiçbir zaman üzerinizden kalkmayacak bir yük gitmiş gibi hissedersiniz.
Müzik de aynı kitap gibidir, iyi müzik nadir bulunur ama bulununca sizin üzerinizde yarattığı, kurduğu tüm duygular sizinle kalır, şarkının ne demeye çalıştığını anladığınızda ve kendinizi şarkının demek istediklerini yaşıyor gibi hissettiğinizde bu şarkıyı / müziği hiç unutmazsınız. Bazı şarkılara kendinizi o kadar bağlamışsınızdır ki o şarkıyı / şarkıları duyunca sizin için çok değerli bir anıyı hatırlar, anının müzikle birlikte getirdiği duygularla mutlu olursunuz, hüzünlenirsiniz ya da sadece iyi hissetmeye başlarsınız. Bu olay sadece belli bir yaş grubuna hitap etmemektedir. Küçüğünden büyüğüne herkes elbet yaşar müziğin getirdiği kendine ait hissini. Bazen büyüklerimiz bir şarkı duyduklarında gülümser ve bir anıyı sanki tekrar yaşamaya başlamış gibi o anıyı bizimle paylaşmaya başlarlar, böylece de bizi de küçük ve kısa fakat her zaman hatırlayacağımız bir zaman yolculuğuna çıkartırlar.
“Müziksiz bir hayat hatadır.” Nietzsche’nin bir sözüdür ve bahsettiğim sebeplerden dolayı bu sözü çok doğru buluyorum. Hayatımızda sevgi, aşk, mutluluk yeri gelince acı ve hüsran duygularını yaşayabilmek için ve yaşarken paylaşabilmek için müzik herkese yardımcı bir araçtır. Dünyanın diğer ucunda bile yaşasanız müzik orada da sizi bulup size hayat vermeye devam edecektir, orada da sizi bulup size zor anlarınızda yardım edecektir.