Müzikle Yaşayın Müzikle Kalın
Hayata yeni yeni küçük adımlar atarken bizim kimliğimizin oluşmasında etken bazı şeyler vardır. Çevreden edindiğimiz kültür gibi… Kültürün genel anlamına bakılacak olursa her türlü yaşayış, düşünce ve sanat varlıklarının topu gibi şekillerde açıklanmış olduğunu görebilirsiniz. Sanat varlıkları… Her ne kadar iki kelimeden oluşan basit bir tabir olarak görülse de hayatımızın her alanında yer alır. Bunun en büyük kanıtının da müzik olacağını düşünerek sizlere bu yazıyı sunuyorum. Müzik denilince akla gelen ilk kavram insanları eğlendiren notalar ve bu notaların oluşturdukları söz dizilimleri oluyor. Ancak bu kadar basit değil. Müzik; insanın yaşamı, hayatı, kısacası her şeyidir. Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün de bizlere ithaf ettiği gibi müzik hayatın neşesi, ruhu, sevincidir. Bilimsel açıklamalara göre de müzik insanların anlama kabiliyetini geliştirebilecek düzeyde olan harikulade bir ahenktir.
Günümüzde müzik aynı zamanda kişisel gelişim için de önemli bir yerdedir. Özellikle küçük yaştaki çocukların müziğe başlaması oldukça önem arz etmektedir. Otistik ve mental retarded (zeka geriliğine sahip) çocuklar üzerinde müzik uygulamaları daha yeni son birkaç yılda yapılmaya başlansa da uzmanlar tarafından çocukların oldukça aşama kaydettikleri ve hayata daha çabuk uyum sağladıkları gözlemlenmiştir. ‘ Müzikle tedavi yöntemi; kendini ifade etme yeteneklerini geliştiriyor, estetik, yaratıcı ve yapıcı düşünme kapasitelerini de artırıyor. Okul çağındaki çocukların daha hızlı okumaları; yazma, anlama ve düşünmede öğrenme güçlüğü çeken çocukların eğitimleri ve stresin, sıkıntının azaltılması yine müzik terapiyle başarılı olabiliyor. Bebeklikten itibaren ebeveynlerin çocuklarını müzik sesine alıştırmaları çok önemlidir. Müzikle tedavi yöntemi; kendini ifade etme yeteneklerini geliştiriyor, estetik, yaratıcı ve yapıcı düşünme kapasitelerini de artırıyor. Okul çağındaki çocukların daha hızlı okumaları; yazma, anlama ve düşünmede öğrenme güçlüğü çeken çocukların eğitimleri ve stresin, sıkıntının azaltılması yine müzik terapiyle başarılı olabiliyor.’ Geçtiğimiz yıllarda pentatonik müzik de oldukça ilgi çekmektedir. Pentatonik müzik görselleri algılayabilme, canlandırabilme üzerine uygulanıyor. Kazakistan, Kırgızistan, Altay, Moğolistan ve Sibirya bölgelerinde bu dans terapisinin yaygın olduğu görülmektedir.
Müzik duygularımızı, hislerimizi anlatabildiğimiz herkes tarafından anlaşılabilir en açık dildir. Hiç dilini bilmediğiniz birisi ile bile müzik ve müziğin ruhu sayesinde kolaylıkla anlaşabilirsiniz. Müzik insanlığın evrensel dilidir. Ayrıca dinlediğimiz, beğendiğimiz müzik de bizim nasıl bir kişiliğe sahip olduğumuz yansıtır karşımızdaki insana. Müzik bizleri derin duygulara götüren, hayallerimizi yaşamamıza sebep olan, hayatın en güzel yanıdır. Nitzsche’ in de söylediği gibi müziksiz bir hayat hata olurdu….
Kaynak : Müzikle Terapinin Amacı ve Kullanım Alanları İnternet Adresi