Mutluluğum belki de şundan ileri geliyor: Bende olanlara seviniyor, olmayanların üzerine de düşünmüyorum diyen Tolstoy’un sözüne katılıyorum.
Çünkü bence hayatta ki mutluluk kaynağı çoğunluklar maddi değerler değildir. Para herkese lazımdır ancak maddi durumu berbat olmayanlar için hiçbir zaman asıl mutluluk kaynağı olamaz. Her gün para harcayıp iki gün sonra unutacağımız şeyler almak yerine, para harcayıp aldığımız şeylerin değerini bilmek daha önemlidir. İnsanlara bu hayatta değeri olan şeyler her zaman sahip olmadıkları şeyler gibi gelir ancak istedikleri şeyleri aldıkları anda aldıkları şeyler değerini hemen kaybeder. Çünkü herkes kendine yeni hedefler koymak ister. Dünyada hiç bir şey kalmayana kadar bu devam edecektir yani Tolstoy’un bu düşüncesi aşırı üstün bir düşünce tarzıdır.
Olmayan şeylerin hakkında düşünmek epey bir zordur çünkü sahibi olamadığımız şeyler her zaman çekici gelir, bazı şeylere ihtiyacımızın olmadığını anlamak ve sahip olduklarımızla yetinmek olgunluktur. İnsanda olmayan şeyler insanı etkisi altında bırakır, maddiyata verdiğimiz önemi maneviyata verseydik bu hissin azalacağını görürdük ancak insanlar çoğunlukla diğer insanları etkilemeye çalıştıkları için maddi harcamalar yüksek bir miktarda artıyor. Diğer insanların fikirlerinin önemsiz olduğunu ve kendi fikirlerinin çok daha önemli olduğunu anlamak çok zordur ve bunu öğrendiğimiz zaman bizde olmayanların üzerine düşünmeyeceğiz.
Sonuç olarak, Bizde olanlarla yetinmek için maneviyatı maddiyatın önüne koymak ve asıl mutluluk kaynağının para olmadığını anlamak gerekir. Bizde olmayanların üzerine düşünmemek için ise kendi fikirlerimizi diğer insanların fikirlerinden çok daha üstün görmek gerekir.