2020’de uzaktan eğitim; şu günlerde yaşadığımız duruma benzer, elimizde olmayan mücbir sebeplerden ötürü eğitimin kesintiye uğramaması adına bulunmuş bir çözümdür.
Olağanüstü durumlarda olağanüstü çözümlere ihtiyaç duyulur. Bu çözümlerden bazıları dâhiyane olup olağan durumlara da kullanılabilir olsa da çoğu telaşın etkisiyle alınmış kusurlu ve/veya normal şartlarda kullanılamayacak kararlardır. Barbarossa Harekâtında Stalin’in emirleri, Sevr Antlaşması ve uzaktan eğitim gibi… Bunlar ve benzeri kararlar olağanüstü durumlara mahsus alınmış, normal durumlarda uygulanması güç ve mantıksız kararlardır. Bu sebepten ötürü uzaktan eğitimin normal eğitimin yerini alması ya da eğitim sürecinin bu iki metot arasında paylaştırılması teklif dahi edilemez. En azından günümüzdeki teknolojik altyapıyla uygulanan şekliyle…
Tarihte, asla değişmez denilen pek çok tabu, usul ve geleneğin kökünden değişmiş olmasına rağmen, her daim değişmesi beklenen eğitim sisteminin köklü bir değişiklikle karşılaşmaması olacak şey değildir. Elbette diğer kuşaklar gibi bizim kuşağımızın da eğitim sisteminin değişmesini ve yeni usullerin kullanılmaya başlanmasını iple çekerken bu olasılıklar arsından geçmiş kuşakların hayallerini süsleyen uzaktan eğitim modelini listeden elediğine eminim. Değişen teknolojiyle birlikte gelecekte kendine tekrar güçlü bir yer bulabilecek bu metodun günümüz imkânları çerçevesinde ne kadar verimsiz olduğu bizlerin de şahitliğinde ayyuka çıktı.
Ülkemiz internet altyapısı sebebiyle yoklama durumu anlık olarak değişen sınıflar, yetersiz donanım sebebiyle derse katılmak ya da dersi takip etmekte zorluk çeken öğrenciler, denetleme olmadığından dolayı yönetmelikleri durmaksızın delen okullar, çağımızın sorunlarından biri olan Z kuşağından önceki neslin teknolojiye olan yabancılığı, bu sorunların kombinasyonları sayesinde imkân bularak derslerde terör estiren öğrenciler, kişisel verilerin ihmal edilmesiyle ilgili sansasyonel haberler ve burada sayamadığım benzeri düzinelerce sorun; bu sistemin başarısızlığını ve yetersizliğini kim ne derse desin kanıtlayan sonuçlardır. Alınan bu sonuçlar neticesinde değil bu sistemin belli aralıklarla uygulanması, benzer bir kriz anı için daha şimdiden alternatif bir çözüm düşünülmelidir.
Uzaktan eğitimin bu şartlarda eğitim adı altında değerlendirilmesi insan ırkının en temel ihtiyaçlarından biri olan eğitime bir hakarettir. Gözlemlerim ve değerlendirmelerim sonucunda şu kanaate varmaktayım ki iyi düşünülmemiş ve dünyanın geri kalanının da bu olağanüstü duruma hazırlıksız yakalanmasından güç alınarak başarılı olduğu addedilen bu sistem, köklü reformlarla güncellenmediği sürece bu şekliyle asla ama asla yüz yüze eğitimin yerini tutamayacaktır. Ne zaman ki yukarıda bahsi geçen sorunlar çözülür, reformlar yapılır ve sistem oturtulursa; işte o zaman bu sistem önümüzdeki süreçte belirli aralıklarla devam ettirilebilir.
Şunu da eklemeliyim ki günümüzdeki haliyle bu sistemin yüz yüze eğitimin yerini tutamayacak olması günümüz yüz yüze eğitim sisteminin başarılı bir eğitim yolu olduğu anlamına gelmemektedir. Emin olun ki günümüz eğitim sisteminin de pek çok reforma ve devrime ihtiyacı olduğu şüphesizdir. Günümüz sisteminde o kadar çok yenileme gereklidir ki bunlar yapıldıktan sonra sistemin temelde aynı sistem olarak kalacak olması kuşkuludur.