Benim konaklamak istediğim yaşam alanı kesinlikle yüksek teknolojiye sahip,modern yapılarla çevrili küçük bir şehir olurdu.Nedeni benim için çok açık:basit teknolojinin olmadığı günleri düşünün.Araba gibi önemli bir ulaşım aracı yok,telefon gibi iletişim araçları yok.Hayat bizim neslimiz için dayanılmaz olurdu çünkü biz teknoloji çağının geliştiği dönemde doğduk,büyüdük ve büyümeye devam ediyoruz.
Asıl neden bu ama tabiiki bir sürü farklı nedenleri var.Bu sebepler bir yana size hayalimdeki normal bir günden bahsedeyim.Öncelikle öyle düşündüğünüz gibi uzaylı yaşamları gibi değil.Yine aynı hayatımızda fakat eski gelenekler ve eski yapılar olmadan.İnsanlar sabah kahvesini alıp arabalarına biniyor ardından işlerine gidiyorlar.Komşuluk kültürü ölmemiş ve hala komşular arası yardımlaşma sürüyor.İnsanlar evine dönerken çocuklarını aldıktan sonra mutlu bir aile sofrası hazırlanıyor.İlk soracağınız soru yüksek ihtimal şudur:Peki ama hala bu yaşam döngüsünü gerçekleştiren insanlar var.Cevabım açık:Haklısınız insanlar var ama maalesef herkes değil.Mutlu bir hayat herkesin hakkı ve bende herkesin mutlu bir hayat içinde yaşamasını düşlüyorum.Çok kez analiz ettiğim üzere ülkemizde bu durum geçersiz.Çoğunlukla eski tarz yapılar çirkin kültürler bizi karşılıyor,nedeni ise çok basit;gelişmeyi ve teknolojiyi reddiyoruz.Sanki her şeyin en iyisini biliyoruz da,diğer ülkelerin yaptığı gelişimleri biz sağlamıyoruz.Kısacası düşümün bizim yaşam bölgemizde gerçekleşmesi zor.Tabii eğer insanların düşüncesi değişmezse durum böyle bir de diğer ihtimali hesaba katalım.İnsanlar eski kafa yapısından çıktı ve maziyi aklından sildi.Bunun sonucunda artık gelişimleri reddetmeyi bıraktık ve ileriye döndük.Yapılar yıkıldı,yenilendi insanların yaşam kalitesi inanılmaz bir şekilde artış gösterdi.Toplum daha mutlu ve suç oranları yadsınamaz bir şekilde düştü.İşte benim hedeflediğim yaşam alanı böyle olurdu.Bu hedefin yolu basit gibi gözüksede bir kusuru var.Napolyon’un dediği gibi:”İki şey dünyaya hükmeder;biri kılıç,diğeri ise düşünce.Fakat kılıç eninde sonunda düşünceye yenilir.”Sadede gelicek olursam insanların düşünceleri toplumun akıbeti için çok değerli fakat olumsuz düşünceye sahip bir toplumun fikir yapısını değiştirmek imkansızdır.Eğer toplumun genel bakış açısı değişmezse olduğu yerde kalır ama değiştirmeye karar verirse kesinlikle bir gelişim olacağına eminim.Eğer ki çağımız olan teknoloji çağında gelişmeyi başarırsak-geri kalmış olsak da-hayalimin gerçekleşmesi mümkün.Hayalim olan modern çevrenin avantajları ve dezavantajları mevcut.Huzurlu ve açık bir toplum alanı olması,insanların konakladığı yerlerin modern olması,herkesin kendi halinde ilişkilerini unutmadan yaşamlarını sürdürmesi büyük avantajlardan.Peki bu alanın sunduğu olanaklar güzel ama üzgünüm ki dezavantajlarıda mevcut.Örneğin doğanın bize sunduğu fırsatlardan faydalanamamak en büyük dezavantaj olurdu sanırım.
Kısacası benim hedeflediğim yaşam alanı teknoloji ve modernliğin baş gösterdiği,insanların huzur ve mutluluk içinde yaşamlarını sürdürdüğü bir alan olurdu.Ve hedefimi gerçekleştirmek için her türlü işi ve fedakarlığı yapmaya hazırım.