Martı

   İş çıkışı sahilde yürümek istedim. Rüzgâr tatlı tatlı yüzümü okşarken içim huzurla doldu. Denizin yüzeyinde sektirmek için yerden bir taş almak için eğildiğimde içimde birden hayatla ilgili her şeye karşı bir tiksinti belirdi ve gökyüzüne doğru baktım. Bir martı az önce kafama dışkısını bırakmıştı. Kokusu midemi bulandırırken çantamdan arabamın anahtarını aradım. Anahtarı buldum ve çantamdan çıkardım. Arabamın kilidini açtım. Sürücü koltuğuna geçtim ve arabamı çalıştırdım. Evime doğru sürdüm. Evime varınca arabayı park ettim ve arabadan indim. Tekrar kilitledim ve daireme doğru yürüdüm. Kokusu her dakika daha da midemi bulandırırken evimin kilidini açtıktan hemen sonra kendimi evimin içine attım. Eşyalarımı bıraktım ve banyoya doğru yürüdüm. Havlumu aldım ve banyomu yaptım. Banyodan çıktım ve odama doğru ilerledim. Üstümü giyindim ve yatağıma oturdum. En azından rahatlamıştım. Banyo bana iyi gelmişti. Rahatlatmıştı. Telefonuma gelen bildirimle telefonumu açtım. Son dakika haberi vardı. Benim yaklaşık bir saat önce olduğum sahilde bir geminin patladığını söylüyordu. Şaşırmıştım. Bir martı benim hayatımı kurtarmıştı.