Ağustos’un ilk haftasıydı. Lara ve anneannesi kafalarını dağıtmak için Antalya’ya yazlığa gitmişlerdi. Burası Lara adına dedesi tarafından miras bırakılmıştı. Her ne kadar dedesi tarafından bırakılsa da, anneannesi buraya ilk defa gelmişti. Deniz manzaralı ,kumsalı dahi onlara ait olan kocaman bir yerdi. Gelir gelmez onları karşılayan görevliler de bulunuyordu. Lara görevlilere burada ne yaptıklarını sorduğunda görevliler, buranın bakılması ve temizlenmesi adına dedesi tarafından (hayatını yitirse bile) görevlendirildiklerini söylemişlerdi. Bunun yanı sıra Lara’nın oraya geldiğinde onun istediği her şeyin yerine getirilmesi de dedesi tarafından istenmişti. Sanki dedesi hala hayatta da her an gelebilecekmiş gibi hissetmişti Lara. Anneannesinin ise kafası karışıktı: Neden daha önce ona bura hakkında bahsetmemişti, daha böyle malikaneleri var mıydı? Bunları düşünürken Lara birden görevlilerden onlara tur attırmalarını rica etti. Onlar da hemen Lara’nın isteğini yerine getirdiler. Ev o kadar büyüktü ki dolaş dolaş bitmiyordu. Evde havuzlar, jakuziler hatta küçük bir çiftlik bile bulunuyordu .Fakat Lara’nın en çok ilgisini çeken evin içinde harika manzaralı bir basketbol sahası bulunmasıydı. O da bir basketbolcuydu ve akşam orada basketbol oynayışının hayalini çoktan kurmuştu. Belirli bir zaman diliminden sonra, Lara’nın anneannesinin ayakları yürümekten acımaya başlamıştı. Bu yüzden evin geri kalanını sonradan turlamaya karar verdiler.
Artık hava kararmıştı. Lara ve anneannesi akşam yemeğinden sonra yatmaya odalarına geçerken Lara’nın anneannesi Lara’ya bugün aynı oda da kalmaları gerektiklerini söyledi. Anneannesinin Lara’ya anlatacağı çok önemli bir konu vardı. Lara her şeyden habersizdi fakat anneannesi olanların farkına varıyordu. Anneannesi Lara’ya buranın onlar için tehlikeli olabileceğinden bahsetti. İlk başta tırsan Lara anneannesine ne olduğunu sordu. Anneannesi Lara’ya dedesinin ölümünden 2 hafta önce ona anlattığı garip bir masallardan bahsetti. Bu masalda büyük bir malikanesi olan kadının evine tanınmayan misafirlerin kadının akrabası gibi davranarak, kadının evinde kaldığını ve sözde akraba gibi davranarak elinde ki her şeye sahip olmaya çalışıyorlardı. Büyük ihtimalle de eşine kadın olarak tanıttığı kişi de kendisiydi. Bu bir yardım mesajı olabilirdi . Dedesi olacaklardan önce önlem almış ve miras mektubunu torununa yazarak Lara’dan bu şahıslardan kurtulma görevi vermiş olabilirdi . Sonuçta dedesinin gizemli hayat yitirişi sıradan olamazdı. Ertesi sabah Lara ve anneannesi kahvaltıya inmişlerdi .Etrafları görevlilerde kaplıydı. Sanki her hareketlerinde onları takip etmek zorundalardı. Lara evde gizlenmiş bir alan olabileceğini düşündü. Ancak bu görevlilerden gizlice halletmeliydi bu işi. Aklına basketbol oynamak geldi böylece salonda tek başına antrenman yapacağını düşüneceklerdi. Lara antrenman yapacakmış gibi giyinince görevliler Lara’yı serbest bıraktı. Bir kaç dakika sonra malikanenin geri kalanını dolaşmaya başladı. Oradan oraya dolaşıp duruyordu. Dinlenirken dışarıyı seyrediyordu Lara . Ardından 3 arabanın buraya doğru geldiğini fark etti. İçlerinden bir sürü insan çıkmıştı. Bunlarda görevli taklidine gireceğini düşündü Lara. Acele etmeliydi.
Dolaşırken bir dolap dikkatini çekti Lara’nın . Işık yoktu bu yüzden eline bir mum aldı ve dolabın ardındaki koridoru takip etti. Koridorun sonu gittikçe aydınlaşıyordu. Mumu söndürmeye karar verdi. Fakat ne olduysa tam o an ,Lara mumları üfledikten sonra oldu. Yukarı doğru uzanan duman yangın alarmını aktive etmişti. Bütün görevliler Lara’nın bulunduğu odaya koşuşturmaya başladı. Lara da koridorda ki ışığa doğru. Bir laboratuvar vardı! Tam o anda dedesini kocaman su dolu bir deney tüpünde buldu. Görevlilerin ayak sesleri yaklaşıyordu. Lara buradan dedesini sağ salim çıkarmalıydı . Bu yüzden koridoru, dolabı ve dolabın bulunduğu odanın kapılarını açılmaması için tonlarda mobilya önüne serdi. En azından bu şekilde ulaşmaları daha da zorlaşacaktı. Hemen 112’yi arayıp yardım yollamalarını istedi Lara . Bu sırada anneannesi önceden edindiği tekvando taktikleriyle görevlileri durdurmaya çalışıyordu. Lara kablolarla dolu tüpten dedesini tek bir düğmeye basarak kurtarmıştı. Fakat dedesi baygındı koşacak halde değildi. Polis sireni duyulmaya başlayınca malikanedeki 3 kişi dışında hepsi kaçmaya başladı, ama onlar için çok geçti. Bu sahte akrabalar sonunda yakalanmış ve Lara’da anneannesi de dedesine kavuşmuştu…