Herkese merhaba. Ben Mertali ve ekibimle macera ararken öyle değişik bir yer bulduk ki inanamayacaksınız. Ekibimle birlikte gizli bir tapınak bulduk ve o tapınağın içine gireceğiz. Helikopterden iner inmez tapınağa yol alacağız. Helikopterden indik ve tekrar sizlerle birlikteyiz. Şu an tapınağın kapısındayız ve bu kapının desenleri gerçekten çok büyüleyici. Çok heyecanlıyım, düşünsenize, bu daha kapısıysa içi ne kadar büyüleyicidir?
Şu an tapınağın içerisindeyiz… (Yerdeki gizli düğmeye basar ve önünden bir ok geçer.) O da neydi öyle? Az kalsın ölüyordum. Anlaşılan burası bubi tuzaklı. “Patron, daha fazla gitmesek mi?” Hayır, tabii ki. Elimize geçen fırsata bir baksana, bunu bir daha bulabileceğimizi düşünüyor musun? Ben burada macera arıyorum ama istersen sen gidebilirsin. “Siz neredeyseniz ben oraya, patron.” Aferin sana.
Arkadaşlar, saatlerdir bubi tuzaklarından kaçıyoruz ve büyük bir kapı bulduk. Bunun hazine odasının kapısı olduğunu düşünüyoruz. İnanamıyorum, arkadaşlar, her yer altın kaynıyor. Şu mumlar da buranın güzelliğini bozuyor. Ne olduysa ben mumları üflediğimde oldu. Bir kabile beni ve arkadaşlarımı yakalayıp kendi köylerine götürdü. Bizi bağlayıp pişirmeye çalıştılar. İlk başta çok korkmuştuk ama bir şekilde ellerimizdeki ve arkadaşlarımızın ellerindeki ipleri çözüp kaçabildik. Anlaşılan, bugünlük bu kadar macera yeter.