Pazar günüydü, ders çalışmam ya da ödev yapmam gerekmiyordu. Bunu fırsat bilerek okumak için can attığım kitabı okumaya karar verdim. Okuduğum kitap bir kızın hayat mücadelesini anlatıyordu. Kitap gitgide heyecanlı olmaya başlamıştı. Kitabın 120. sayfasına geldiğimde el yazısıyla yazılmış bir cep telefonu numarası gördüm. Çok şaşkındım. Ne yapacağımı bilemedim. Hemen arkadaşımı aradım ve olanları anlattım. Arkadaşım kitapla ilgisi olabileceğini bu nedenle hemen kitabı bitirmemi söyledi. Tam son sayfasını bitirdiğim anda kapı çaldı. Arkadaşım gelmişti. Hemen odaya geçtik ve arkadaşım durumu sordu. Ben de ona o numaranın kitapla alakası olmadığını anlattım. Kitapta yazan telefon numarasını arayıp aramamakta kararsızdık. O numaranın kime ait olduğunu çok merak ediyorduk ama bunu yapmamız çok tehlikeli olabilirdi. Biraz düşündükten sonra aramaya karar verdik. Numarayı telefonuma yazdıktan sonra biraz bekledim, derin bir soluk aldım ve arama tuşuna bastım. Biraz sonra telefon açıldı ve bir adam konuşmaya başladı ”Demek numarayı buldun.”. Korkmaya başlamıştık. Arkadaşım ”Sen de kimsin?” dedi. Adam ” Ben kitapta numarası yazan adamım. Asıl sen kimsin?” dedi. İyice korkmaya başlamıştık. Bir an adamın söylediklerine sinirlenip ”Senin derdin ne?” dedim. Adam ”Derdim mi? Derdim sizi oltaya getirmek ve sanırım bunu başardım.” dedi. Adamın sesi bir anda babamın sesine dönmüştü. İlk şoku atlatınca babamın oyuncu olduğu ve sesini değiştirmekte ustalık kazandığı aklıma geldi ve gülmeye başladım. Evde tek başıma sıkılmayayım diye bana oyun hazırlamıştı. Bir süre sonra arkadaşım da durumu anladı ve yerlere yatarak güldük.