Macera

Her sabah okula gitmek için aynı yoldan geçiyordu, ama bu sabah her şey farklıydı. Gözlerinin önünde birden bire parlak, altın rengi bir kapı; onu başka bir dünyaya davet ediyordu. Çocuk tam kapıdan girecekken “Emin misin?” dedi. Çocuk “Evet” dedi. Kapıdan girdiğinde bir trene binmesi gerekiyordu. Çocuk trene bindi. Tren önce bir korku tünelinden geçti, sonra birden bir lunaparkın kapısında durdu ve yine çocuğa “Emin misin?” dedi. Çocuk yine evet deyince tren ilerlemeye devam etti sonunda tren durdu. Çocuğu çok dik bir kaydırağın önünde bıraktı. Çocuk kayınca yüksek bir atlama tahtasına düştü. Oradan atladığında kendimi bir sörf tahtasında buldu. Denizin içindeydi. Sonra yine birden kendini trende buldu. Tren çok hızlı gidiyordu. Gittikçe hızı arttı. Çocuk çok korktu. Tam o esnada gözlerini açtı ve koltukta uyuya kaldığını fark etti. Hemen hazırlanıp koşarak okula gitti. Meğer bu macera bir rüyaydı.


(Visited 5 times, 1 visits today)