Gün geçtikçe, soyları tükenmekte olan vahşi hayvan türü sayısı artıyor. Bir yandan biyolojik çeşitliliğin devamı için uğraşan insanlar varken, ne yazık bir kesim ise bu hayvanların neslinin tükenmesinde etkili rol oynuyor. Eski zamanlarda insanlar, korunmak ve beslenmek için avlanıyorlardı. Bu olay aynen hayvanların avlanması gibiydi. Fakat günümüzde avlanmak; hobi haline getirilmiş ve çoğunlukla hayvanların bedenlerinden yararlanmak için var.
Etçil hayvanlar beslenme ihtiyaçlarını karşılamak için avlanırlar. Bildiğimiz üzere insanlar hem etçil hem de otçullardır. Bu nedenle beslenmek için avlanmak besin ağının bir parçasıdır. Lakin vahşi hayvanların avlanması, hayvansal gıda olayından tamamen ayrılmış durumdadır. Bu şekilde biyolojik dengeyi bozarak hayvanların soyunu tükenmekle karşı karşıya bırakıyorlar.
Kaplan, ayı, tilki, rakun, sincap gibi hayvanlar kürkleri için katlediliyorlar. Kürk, bazıları tarafından zenginlik olarak kabulleniyor. Montlarda ve zemine serilen postlarda ne yazıktır ki bunları görebiliyoruz. Bir insan bir hayvanın cesedini nasıl olur da üzerinde taşıyabilir? Çantalar, ayakkaılar, ceketler için kullanılan deriler; yılanların, timsahların, fokların cesetleri. Aynı şekilde bu hayvanlar da bedenleri için avlanıyorlar. Fillerin dişlerinden süs eşyaları, gergedan boynuzundan ilaç üretiyorlar. Anlaşıldığı üzere çoğu hayvan, insanların lüksleri için avlanıyor. Bizim “lüks” diye adlandırdığımız şey bu mu? Bu lüks değil, düpedüz cinayet!
Avlanmayı önlemek için bireysel çalışmalar yapıyoruz. Kimi zaman protesto yapıyoruz. Maalesef bu çalışmalar engellemeye yeterli değil. Çünkü avlanma sonucu çıkan ürünleri alan kişiler oldukça, insanoğlu avlanmaya devam edecek. Para kazandıktan sonra hayvanın soyu kimin umurunda? Benim gibi düşünenlerin tabii ki.
Bu olaya toplum olarak ses çıkarma vaktimiz geldi de geçiyor bile. Dünya çapında avlanma yasaklanmalı. Aynı zamanda içinde hayvan bedeninden bir parça taşıyan ürünlerin satılması ve alınması da yasaklanmalı. Bu yasaklara aldırış etmeyenlerin cezaları da ağır olmalı. İnsanlar sevgiye aç. Sevgiyi anlatmalıyız. İnsanlar vicdan yoksunu. Vicdanı öğretmeliyiz.
Çoğu insan, başkalarına kendini daha lüks bir hayat yaşıyormuş gibi göstermeye çalışmaktadır. Gerçek kürk, gerçek deri, gerçek fil dişi almaya başlarlar ve bunlarla övünürler. Bu durum çok ciddi tehlike oluşturuyor ve hayvanseverleri oldukça üzüyor.
Bizim hayvanları korumamız lazımken onları harcıyoruz. “Biz” diyorum çünkü engel olamadıkça en az avlayanlar kada bizler de suçluyuz. Vahşi hayvan avcılığı ciddi olarak yasaklanmadıkça alıcı da her daim olacaktır. Bu nedenle aslında çözüm, bunu yasaklamaktadır. Çünkü böyle devam ettiği sürece nesiller gittikçe tükenecek ve dünyayı çok kötü bir hale getirmeye devam edeceğiz.