Le Mans

Son 2 aydır hazırlandığımız Le Mans adlı 24 saatlik yarışa sadece 1 gün kalmıştı, hayatımda hiç bu kadar panik olmamıştım, herkes ayrıca bir panik içerisindeydi çünkü bu yarışı kazanmamız adına yarıştığımız Ford için adını tüm Dünyaya duyurma şansı ona verecekti fakat en ezeli rakibimizde Ferrari idi bu yüzden olabildiğince temkinli olmamız gerekiyordu, en ufak bir hatada bile kaybetmemiz olasıydı. Herkesin işini en iyi yapması gerekiyordu ve ellerinden geleni yapacaklarına da inanıyordum.

Sonunda yarış günü gelip çatmıştı, tüm ekibin elli ayağına dolanmıştı ama bu ruh halinden hemen kurtulmaları gerekiyordu çünkü yarış başlamak üzereydi ve 24 saat sürecekti. Yarışa başlamadan önce kaçıncı sırada başlayacağımı belirlemek için 1 tur atmam gerekiyordu, turu atmadan önce son kontroller yapıldı ve ben pitten piste doğru ilerlemeye başlamıştım. Turu attmaya başladığım zaman her şey yerli yerindeydi, sorunsuz bir şekilde turu tamamlamıştım, 2. sıradan başlayacaktım, geçemediğim tek araba Ferrarinin arabasıydı motor gücü benim arabamdan daha fazlaydı, kazanmanın tek yolu akıllıca yarışmaktı.

Tüm yarışçılar yerlerine geçmeye başlamıştı benimde bir an önce piste çıkmam gerekiyordu. Ekibim işini bitirdiğinde hızlıca piste doğru ilerlemeye başlamıştım, sonunda yerimdeydim tüm her şey yerindeydi ve sorun yoktu, yarışa hazırdım. “Başla” komutu verildi tüm yarışçılar tam gaz yarışa başladılar. Yarış başlayalı 3 saat olmuştu ve frenlerde hafif sorun oluşmuştu ve yarışta 2. sıradaydım pite girip frenlerimi yenilemem gerekiyordu ama ilk sıraya yerleşmeden pite girmem çok riskliydi o yüzden Ferrariyi geçip öyle frenleri yenilemem gerekiyordu. Önümdeki arabanın arkasına kene gibi yapışıp onu rahatsız etmeye başladım, sonunda ona hata yaptırmayı başarmıştım ve artık onun önündeydim yapmam gereken tek şey biraz daha aramızdaki mesafeyi arttırmaktı. Pite girdiğimde heyecandan ne yaptığını bilmeyen ekipten bir kişi frenleri ayarlayacağım  derken ayarlarıyla oynayabilirdi ve ben bunu göze alamazdım refleks olarak “Sakın ona dokunma !” diye bağırdım, biraz alındı ama bu bir yarıştı ve en iyisi olması gerekiyordu. Pİste geri dönmüştüm ama pitte kaybettiğim zamandan dolayı 3. sıraya yerleşmiştim, 2. araba benden kötü sürüyordu o yüzden onu rahat bir şekilde geçmeyi başarmıştım ama sıra Ferrariye geldiğinde işim daha da zorlaşmıştı. Sadece telsizden gelen komutlara uyup önümdeki arabanın hemen arkasından gidiyordum ve dönüşlerde geçmeye çalışıyordum ama ne yaparsam yapayım bir türlü önüne geçme fırsatım olmamıştı çünkü lastiklerim artık neredeyse kullanılamaz bir hale gelmişti yaklaşık 7 saattir lastik değiştirmemiştim, risk alıp pite girmeliydim. Lastikleri değiştirmiştim artık arabam daha hızlı ve atikti üstüne Ferrarinin lastiklerini yenilemediğini duyunca birinci olmamak elde değildi. Son gaz öümdeki arabanın yanına gittim ve hemen ilk virajda kolayca geçtim. Ferrarinin yaptığı bu hata onlara pahalıya patlayacaktı çünkü artık yarışı kazanmaları çok zordu.

 

Tamı tamına 23 saat geçmişti artık son 1 saatin içerisine girmiştik her yaptığımız hamle bizim için çok önemliydi olabildiğince dikkatli olmalıydık. Artık içten içe yarışı kazandığımı düşünmeye başlamıştım, öyle de oldu Le Mans kupası artık bizimdi, kazanmıştık. Bu yarıştan sonra tüm ekip ve ben güzel bir eğlenceyi hak etmiştik üstüne adımı en iyi yarışçılar listesine yazdırmayı da başarmıştım.

(Visited 50 times, 1 visits today)