Kusursuz Cinayet

Pazartesi 14.30

Karşımdaki kadın resmen kendinden geçmişti. Onu ürkütmemeye çalışarak yavaşça omzuna dokundum, ritmi bozulmuş nefesini yüzümde hissedebiliyordum. Kadını kendine getirdikten sonra ona bu sabah olanları tekrardan anlatmasını istedim. Hizmetçi sonunda konuşmaya başladı ‘’ 07.30 da her sabah olduğu gibi patronumu uyandırmaya ve kıyafetlerini vermeye gittim. Kapıyı açtığımda gördüklerime inanamadım. Patronumun cansız bedenini görünce kapıyı kapatıp merdivenlerden aşağı indim. Yardım çağırdım. Onun intihar edebileceği aklımın ucundan bile geçmezdi Çok iyi bir insandı. ‘’.Kafam çok karışmıştı ama hala konuşmam gereken bir tanık vardı. Elimdeki notlarımı incelemeye başladım;

Kurban ünlü bir polisiye yazarı, 85 yaşında, ölüm sebebi intihar (ya da polis öyle düşüyor). Olaydan önceki akşam evde yazarın son kutlamaması için aile içinde ufak bir kutlama yapıldı bu yüzden bütün aile üyeleri evdeydi. Üç çocuğu, iki torunu, hemşiresi, hizmetçi ve kutlama için çağrılmış birkaç çalışan. Çalışanlar evi 23.00’te terk etmiş, kutlama da ondan yarım saat sonra bitmişti. Hemşire ve torunlardan ikisi dışında herkes evde kalmıştı.

Pazartesi 15.00

Hemşire karşımdaki sandalyeye oturdu bir anlık göz teması ilk izlenimlerim için yeterliydi. Karşımda çok karmaşık bir insan yoktu. 19-20’li yaşlarda ek iş olarak hemşirelik yapıyordu. Zekâsı ve iyi kalpliliği gözlerinden rahatlıkla okunuyordu. O an karşımda zorluklara rağmen hayata tutunmuş bir insan olduğu anladım. Hemşire ile konuşmam çok uzun sürmedi. Kendisine ilk sorduğum soru o gün neden kutlamada olduğuydu. Kendisinin kurbanın sadece hemşiresi değil yakın bir arkadaşı olduğunu söyledi. Diğer aile üyeleri de bunu onaylamıştı. Olay akşamı 23.30 da adamı uyutmak ve ilaçlarını vermek için odasına çıkartmış, ilaçlarını verip 00.00 civarında evden ayrılmış. Karşımdaki arkadaşıma döndüm, benden öncekilerin sorgusunu o almıştı, ondan olay gecesini sırasıyla bana anlatmasını istedim.

‘’Ortanca torun 22.30 da ayrılmış. 23.30 Hemşire yazarı ilaçlarını vermek için üçüncü kata çıkarmış. Diğer herkes kendi yatak odalarına gitmişler. 00.00 hemşire evden ayrılmış o sırada en küçük kardeş ve oğlu verandada oturuyormuş. Hemşire vedalaşarak oradan uzaklaşmış. On beş dakika sonra yazar mutfağa gitmek için merdivenlerden inerken oğlunu ve torununu orada görünce vazgeçer geri yukarı çıkar. Buna dayanarak, adli tabip ölüm saatini 00:15 ile 2 arasında belirledi. Küçük kardeş 00.30 sırasında eve girerken ortanca torun eve gelmiş. Doğruca yatağa gitmiş. İşte bu kadar. Herkesin hikâyeleri eşleşti, her hareket hesaba katıldı.’’

Salı 11.30

Kafamda dönüp duran düşüncelerle evin etrafında dolanmaya başladım. Ev halkı bundan rahatsız olmaya başlamıştı. Onları suçlayamam bende bu davanın bir an önce kapanmasını istiyordum. O sırada köpeklerden bir gelip önüme mavi bir demir parçası bıraktı. Verandanın üstündeki bir pencereye çıkan demir merdivenden çıkmıştı. Küçük torunu yanıma çağırıp o pencerenin nereye çıktığını sordum. Hiçbir fikrinin olmadığını söyledi çok da aldırmışa benzemiyordu. Yukarı çıktığımda tablonun arkasında yazarın odasına çıkan gizli bir pencere buldum. Parmak izlerini laboratuvara gönderdim sonuçlar geldiğinde ise keşke o an kör olsam dedim. Resmen beynim yerinden uçmuştu.

Salı 16.45

Hemşire karşımdaki sandalyede korkudan titrer durumdaydı hala onun yaptığına inanmak istemiyordum. Bu kadar masum görünen bir kız nasıl cinayet işleyebilir ki. Ona olayları anlatıp doğruyu söylemesini istediğimde kızcağız bir anda gözyaşlarına boğuldu. Kendini toplayıp olayları anlatmaya başladı;

Olay gecesi 23.30

Hemşire yaşından dolayı yazara verdiği morfini şırıngaya çekerken, iğneyi ikinci şişeden çeker ve donakalır. Bir anda ağlamaya başlayarak ‘’ Her şeyi mahvettim, az önce sana 100 miligram verdiğim şeyi karıştırdım üç miligram olmalıydı. On dakika içinde ölmemen için sana acil bir iğne yapmalıyım.’’ ağlayarak ilk yardım çantasını karıştırmaya başladı. Yazar sakinliğinden ödün vermeden ‘’ Pekâlâ, baskı yok. Bunun ilginç, etkili bir cinayet yöntemi olduğunu biliyorsun, bunu yazmam gerekiyor. Enjeksiyon zamanından beri, şimdi sekizinci. Ve kurban semptomları ilk hissettiğinde ambulans çağırsa bile, bunun gibi bir kır evinde olsaydı… Ambulansın gelmesi on beş dakika sürerse, çok geç olurdu. Kurbanın bu acil ilacı yoksa?’’  Çılgına dönmüş hemşireyi izledi. Şimdi hemşire halının etrafını kazıyor, kanepenin altına bakıyor. Kitin tüm içeriğini dışarı atıyor ve bir boncuk ter yazarın alnından aşağı yuvarlanıyor ‘’ Acil durum kiti ile birlikte geliyor, burada olmalı. Hayır, burada değil.’’ Bir saniye birbirlerine baktılar panik içinde ambulansı aramak için koşan hemşire yazar tarafından durdurulunca neye uğradığını şaşırmıştı.

‘’ Beni dinle zaman yok. Eğer söylediğin doğruysa ben yokum, beni kurtaramazsın, altı dakikamız var. Sana bir şey olmasına izin veremem, bana güvenip söylediğim her şeyi yapmalısın’’ Kızcağız ne olduğunu anlayamamıştı. Kızın gözündeki yaşları silip konuşmaya devam etti’’ Olabildiğince gürültülü bir şekilde aşağı in, yüksek sesle elveda de. Mümkünse zamana dikkat çek. Kapıdan çıktıktan sonra güvenlik kameralarından kaçınmak için, yoldan çekil. Bahçe kapısından gir. Görülmeden üçüncü kata çıkman gerekiyor ve tek yol yan merdivene tırmanmak ve hile penceresinden içeri girmek. Bunu o kadar sızdırmaz hale getirmeliyiz ki polis bile sizi şüpheli olarak görmemeli. Bornozumu ve şapkamı yatak odamdan al mutfağa in oğluma görün. Bu şekilde ayrılırken görülmüşsün, güvenlik kameraları seni giderken gösteriyor ve yirmi dakika sonra oğlum tarafından canlı ve iyi görülüyorum. Bir numaralı şüpheliden imkânsızlığa geçtin.’’.

Salı 16.30

Elimdeki dava dosyasına uzun uzun baktım. Kız benim bir sonraki hamlemi bekliyordu. Arkadaşıma dosyayı uzatıp ‘’ Haklıymışsın bu dava sadece basit bir intiharmış. Dosya kapanmıştır. Ev ahalisinden özür dileyip çıkış yapalım.’’ Arkadaşım bana gurur dolu bir bakışla bakıp çıktı. Kızı aileden hiç kimse ile iletişime geçmemesi için tembihleyip çıktım. Gökyüzüne baktım ne kadar garip bir davaydı. Küçüklükten beri hayran olduğum dâhiyane bir adamın sonunun intihar olduğunu kabul etmek istemedim ancak hemşireyi dinledikten sonra ona bir kez daha hayran kalmıştım. Yazar sonunda hedefini gerçekleştirip kusursuz cinayeti planlamıştı. Tek sorun hikâyenin kendi ölümü ile bitmesiydi.

(Visited 28 times, 1 visits today)