Kültür Yuvaları:Müzeler

Müzeler; tarihimizi koruyan ve insanlara sunan, çok değerli değerlerimizdendir. Bu kültür yuvaları her kesimden, her yaştan insanı kültürle buluşturmayı başarıyor. İki tarihi binanın oluşturduğu kültür yuvalarına mükemmel bir örnek.2014’te restore edilerek yenilenen bu müzede sanal turlar, canlandırmalar ve Göbeklitepe’deki T biçimli dikme replikalar ve eserlerle birlikte tarihe bir yolculuk yapmanızı sağlamaktadır. Bu müze aynı zamanda 1997’de Avrupa’da yılın müzesi seçilen Anadolu Medeniyetleri Müzesindeki eserler kronolojik sırayla ayrılmış bölümlerde sergilenmektedir. Üst salonda Paleolitik Çağ, Kalkolitik Çağ, Eski Tunç Çağı, Asur Ticaret Kolonileri Çağı, Eski Hitit ve Hitit İmparatorluk Çağı, Frig Krallığı, Geç Hitit Krallığı, Urartu Krallığı, ve alt salonda ise Çağlar Boyu Ankara ve Klasik Devirler bölümleri yer almaktadır. Büyüklüğü ve çeşitliliği ile dünyaca bilinen bir müze olmayı başarmıştır.

Ayrıca müze denilince aklınıza sadece kapalı alanlar gelmesin. Etrafını keyifle gezebileceğiniz açık hava müzeleri de var. Mesela Türkiye’nin en büyük ve ilk açık hava müzesi olan Karatepe-Aslantaş Açık Hava Müzesi özellikle yabancı ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görmektedir. Doğal güzelliği, tarihi ve yaban hayatını birlikte sunan, Aslantaş Barajı ile çevrelenen ender güzellikte bir yerdir. Kamp kurup piknik yapmaya elverişli alanlar bulunmaktadır.

Bunların yanında teknolojinin ilerlemesiyle dijital müzeler de hayatımıza girdi. Çok şık tasarımları ve göz dolduran mimarilere sahip bu müzeler gerçekten birer teknoloji harikası. İlk bakışta tuhaf ve hatta mantıksız gelsede aslında eski müzelerden çok daha kullanışlılar ve gezmek de bir o kadar keyifli.3-D hologramlar ve yeni nesil tasarımlara sahip eserlerle ziyaretçilere muhteşem deneyimler sunuyorlar. Tarihle alakalı dijital müzeler tarihi yeniden canlandırarak  sanki oradaymışız gibi zamanında ses getirmiş olayları izlememize olanak sunuyor. Sanatla alakalı olanlar ise bizlere adeta birer görsel şölen bombardımanına tutuyor.

Dijital sanat müzelerinden biri de Tokyo’nun Odaiba adasında kapılarını açan Dijital Sanat Müzesi, 10 bin metrekarelik üç boyutlu bir alanda 520 bilgisayar ve 470 projektör ile sizi gerçek dünyadan koparıp dijital bir dünyaya sürüklüyor. Borderless teması; “sanatlar arasında”, “ziyaretçiler arasında” ve “bir kişi ile diğeri” arasındaki sınırları yok etme amacını taşıyor. Fantastik bir dünyanın içerisinde kendinizi  kaybediyorsunuz adeta.

Yurtdışında bu teknoloji harikası müzelerden birçok sayıda bulunmasına rağmen Türkiye’de sadece birkaç tane var ve onlar da daha 1-2 yıl önce ülkemize kazandırılmışlar. Bu kesinlikle çok yanlış. Ülkemizin gelişen teknolojiye ayak uydurarak çok daha fazla dijital müzeyi ülkemize kazandırması gerekiyor. Türkiye’nin muazzam bir tarihi var. Bunu kullanarak ülkemize birçok değerli müze kazandırmalıyız. Çünkü ekonomik olarak yükselmek için  geleceğe ayak uydurmalı, yeniliklere açık olmalıyız.

(Visited 16 times, 1 visits today)