Ünlü yönetmen Defne Özdemir genellikle komedi filimleri yaptığı için sıkılıp bilim kurgu filimleri yapmak ister. Bir kaç ay sonra bilim kurgu filmi hazır olur. Bu filmi kimse sevmez. Neden sevmezler derseniz içinde çok komedi vardır. Defne’nin bütün kariyeri biter. Defne dışarı çıkamaz ve kimsenin yüzüne bakamaz. Aradan bir kaç yıl geçer. Defne 38 yaşına basar. Kimse Defne’nin yaptığı filmi unutmaz. Defne’nin bütün yemeği bittiği için markete gitmek zorunda kalır. Defne market yolunda giderken herkes Defne’ye güler. Defne markete gittiği zaman yanına bir kadın gelir. Kadın ‘’Senin filmini izledim. Çok güzeldi ve seni çok iyi anlıyorum. Bir zamanlar bende senin gibi bilim kurgu filmi çektim. Aa sana bir önerim olacak. Belki seninle beraber bir film çekeriz sen senaryoyu yaparsın.’’ dedi. Defne hiç düşünmeden‘’Olur’’ dedi. Defne senaryoyu yazmak için bilgisayarın karşına oturdu ve yazmaya başladı.
Senaryo şöyleydi;
‘’Okulu sevmeyen kız;
Anlatan:Bir kız varmış okulu hiç sevmezmiş.Bir haftayayı şöyle geçirirmiş.
Anne: hadi kızım uyan okula gitmen lazım.
Kız: Okula gitmeyeceğim. Zaten okul bize bir şey bile katmıyor.
Anne: Evet, okula gitmeyi sevmiyorsun ama büyüdüğün zaman iyi bir geleceğin olmaz. Eğer sen şimdiden okulu sevmeye, derslere katılımını daha çok arttırırsan eğer daha iyi geleceğinin olacak.
Kız: Tamam bugünlük öyle olsun. Seni mi kırıcam.
Anlatan: Bir kaç hafta sonra kız okulu sevmeye derslerine iyi katılım yapmaya başlamış. Bu şekilde bütün dersleri pek iyi olmuştu.’’
Böyleydi. İşte film hazırdı. Bu film herkes sevmişti. Bütün övgülerin yarısı Defne’ye diyer yarısı da kadına gitmişti. Defne’nin kariyeri geri dönmüştü. Hayatı çok güzel devam etti.