Köpeğim Şivas

İlk geldiğinde on beş günlüktü. Eski evimizde oturuyorduk. Ona kardeşim gibi bakıyordum.  Bebek gibi uyuyordu. Kendi ellerimle süt içiriyordum, her akşam dışarı çıkartıyordum. Annem hayvanları çok seviyordu. Ama evde bakmamıza izin vermiyordu. Çünkü her gün bir yere tuvaletini yapıyordu. Haklıydı, çok yoruluyordu. Ama annem Şivasa kıyamıyordu. Sonra babam onu işyerine götürdü. Onu çok özlüyordum. Her cumartesi onu görmeye gidiyorduk.  İşyerinin maskotu olmuştu. Pandemideki tek dostumdu. Zamanımı hep onunla geçiriyordum. Bir çok köpeğimiz olmasına rağmen Şivas çok farklı bir köpekti. Sanki beni anlıyordu. Bu arada Şivas`ı anlatmadım size. Chow chow yani Çin aslanı türündendir. Çok tüylü kendileri.

Bahçeli bir eve taşındık. Babam Şivası bahçeye getirdi. Onunla çok güzel oyunlar oynadık, çok eğlendik. Yıkayacağımız zaman yıkatmıyordu. Çok yaramazdı, veteriner bile uyutarak yıkıyordu. O kadar yaramazdı, bir o kadarda koruyucuydu. Bahçeye kim yaklaşırsa bize haber verirdi. İki sene beraberdik. Geçen gün hastalandı, veterinere götürdük. Biraz hastalanmış tedavi altına alındı. Bir müddet benimle olamayacak. Her gece ona dua ediyorum. Çabuk iyileş Şivas…..

(Visited 13 times, 1 visits today)