Teknolojinin baş döndürücü bir hızla gelişimi toplumsal sistemin üzerinde önemli etkiler yaratmaya başlamıştır. Bu gelişmelerden en fazla etkilenen alanların başında iş, okul hayatı gelmiştir. Teknolojinin hayatımızda bu kadar yer edinmesi geçmiş senelerde çok daha düşük bir seviyedeyken son 20 senede olmazsa olmazımız haline gelmiştir. Birçok insanın gözünde barınma, yemek yeme gibi temel ihtiyaçlardan farkı yoktur. Bilgiye ulaşmak, iletişim, paylaşmak büyük ihtimalle hiç bu kadar kolay olmamıştır. Peki teknolojinin bu denli değişimi insanların sosyal hayatını, iş hayatını çok daha kolaylaştırmasının yanında zarar da verebilir mi?
Teknoloji artık sadece mesajlaşmak, bilgiyi öğrenmekten ibaret değil bildiğimiz üzere. Yapay zeka sayesinde artık insanların vücudunu oynatmaması bile zorunlu değil. İcat edilen robotlar, akıllı sistemler, yazılımlar evimizdeki ışığın bile akıllı telefon üzerinden tek bir dokunuşla kapanmasını sağlıyor. Tabii bunlar hayatımızı çok kolaylaştırıyor. Kendi başına evi süpüren robotlar ev hanımlarının, servis yapan robotlar restoranların, evden çok uzak iken kapıyı kitleyebilen uygulamalar modern hayat düşkünlerinin gözdesi haline gelmiş. Fark etmesek de teknoloji hayatımızın çok içinde ve gün geçtikçe insanların, hislerin, hareketlerin de yerini almaya başlıyor. Mesela siz hala her sabah gidip o günün gazetesini alıyor musunuz, biriyle iletişime girmek istediğinizde günlerce bekliyor musunuz veyahut bir bilgiye ulaşmak istediğinizde saatlerce sayfa sayfa kitap, ansiklopedi karıştırıyor musunuz? Elbette bunları günümüzde yapan insan sayısı sayılabilecek seviyede azdır. Teknolojinin bir devrim, dönüşüm olduğunu da bu durumda kabul etmek zorundayız. Fakat konu zarar olduğunda nereden başlamalayız?
İnsanların hayatını bu kadar kolaylaştıran bir devrim insanları sizce de tembelleştirmiyor mu? Mutlaka aile büyüklerimizden ‘’Biz eskiden şunu söyle yapardık, hiç yerimizde oturmazdık, hep çalışırdık’’ tarzında şeyler duymuşsunuzdur. Taksinin bile sürücüsüz olduğu bu dünyada insanın tembelleşmemesi söz konusu bile olamaz. Sosyal hayata gelirsek eğer, sosyalleşmenin uygulamalar üzerinden çok kolaylaşması bireylerin birbirlerine verdikleri değeri, sevgiyi anlamı köreltiyor. Biriyle yüzyüze görüşmek, konuşmak bir şeyler paylaşmak her zaman her saniye olamadığı için insanın birbirine verdiği önem, birbirlerini görmenin heyecanı artar fakat günümüzde böyle şeylerin önemi kalmadığı için bu duyguları hisseden insan sayısı yok denilecek kadar az.
İş ve eğitim hayatındaki etkilerine bakıldığında ise günümüz öğrencilerinin ve meslek sahiplerinin yakındığı bir durum olduğunu sanmıyorum. Bir öğrencinin ihtiyacı olacak bilgiye anında ulaşması çok kolay, tabii bu bilginin doğrulu ve yanlışığı sorgulanabilir. Biliyorsunuz ki internetteki ve çoğunlukla sosyal medyadaki bilgilerin birçoğu yanıltıcı olabiliyor. Ve teknolojinin diğer getirdiği kolaylık olan hız sayesinde ise yalan ya da doğru bilgi haber niteliğinde çok kolay yayılabiliyor. Çünkü herkes internette bir şey paylaşmakta özgür fakat bunu asılsız bir şekilde yapan insanlar belki de doğru yapanlardan çok daha fazladır. Mobil dönen ticaretler, para karşılığı çıkarılan haberler, yayılan yanlış bilgiler, korsan filmler, diziler çok fazla.İnsanların bu konuda alması gereken önlem ise doğrulanmış kaynağı olan sitelere, insanlara güvenmek, gerçekten emin olana kadar araştırmak, sorgulamak, başkalarına sormak olabilir.bGünün sonunda bu devrim hayatımızı elbette çok kolaylaştırdı ama kabul edilmeli ki birçok değeri de yıktı.