İnsanlar hep bir arayış içinde olmuşlardır. Bu arayışlar genelde bilim için olsa da temel neden bir gelişim hamlesi yapmak, ilerlemektir. İnsanoğlu her yeni bir şey öğrenirken, pek çok şeyi de gözden çıkarır. Yeni şeyi öğrenmek, ona ulaşmak için ne gerekirse yapılması ve feda edilmesi gerekiyorsa bir şeyden vazgeçmek. Belki de bazen çok sevdiği bir şeyden… Kısa zamanda bu vazgeçilen şeylerin üzüntüsü kolay geçer belki ama pişman olunup geri döndürülmek istendiğinde iş işten geçmiş, önünüze bakmaktan başka çareniz olmamış olur. Örneğin yapılan deneylerin insanlar üzerinde değil de hayvanlar üzerinde ilk defa denenmesi. Gücümüzün yettiğine istediğimizi yapabilir miyiz?
Her hayvand
a da olduğu gibi yaradılış gereği kimse karşısındaki tarafından ezilmek istemez. Sadece gücünün yetemediğine boyun eğer ve bunu kabullenir. Ama en başta bunu için mücadele eder. Biz insanlar da böyleyiz. Her zaman üste çıkmaya çalışır, gücümüzün yettiği kadar davranır, yetmediğine boyun eğeriz. Peki bu güç savaşı sadece insanlar arasında var değil mi? Siz hiç bir insanın bir hayvanla güç savaşına girdiğini, kimin üste çıkarsa diğerini ezeceğini ve kazanacağını gördünüz mü? Tabii insanlar bunun için hayvanlarla güç savaşına girmiyor. Sadece onları umursamadan yuvalarını yıkıp, isteğimizi yapıyoruz. Hayvanların insanlar kadar değerli olmadığını düşünüyoruz belki de. Bir de biz kendimizi acıma duygusu olan varlıklarız diyoruz. Kendi çıkarımıza olan her ne varsa ve bunun için verilen mücadele bir başkasının acılarına sebep oluyorsa, istediğimizi her yoldan yapamayacağımızı anlamalıyız. Acı görenler her ne olursa, insan ya da hayvan. İnsanoğlunun kendini geliştirmek yaptığı bilimsel çalışmalar ve keşfedilen yeni şeyler, tabii tek seferde doğruluk kazanmıyor. Yapılan sayısız deney sonucunda insanlar, bazı yanlışları buluyorlar, düzeltiyorlar ve en sonunda doğruya ulaşıyorlar. Bazı deneyler ise insanların üzerinde yapılması için fazla riskli olduğu düşünülüyor. Ancak ne hikmetse hayvanların üzerinde yapılınca hiç bir risk barındırmıyor. Evet, belki de bazı hayvanlarla aramızda dayanıklılık seviyemizden tutun da dolaşım sistemimize kadar pek çok farklılık bulunuyor. Ancak hayvanlar, bizlerden dayanıklı olsalar bile ki ,bazı hayvanlar bizlerden çok daha naif, deneyleri onların üzerinde uygulayıp doğruya ulaşmak yanlış bir şey.
Her ne olursa olsun her hayvanın da bir canı var ve bu Dünyada yaşamak da onların insanlarınki kadar doğal bir hak. Peki ya deneyler, nasıl test edilecek? Bunun için pek çok farklı yol var. Ancak bu canlı birisinin vücudunu kullanmak olmamalı. Eğer insanlar, gerçekten acıma duygusuyla büyüyorlar ise bu uygulamaya bir an önce son verilmeli. Her canlını yaşamaya hakkı var ve insanların kendi çıkarları için hayvanları kullanmaları hiç de adil değil.
İnsanların yaptıkları sayısız sayıda deney, kendilerini geliştirmek için yaptıkları deneyler için hayvanları kullanmaları çok adaletsizce. Hayatta tabii insanlar gelişmek zorunda ancak atılan gelişim hamleleri, başka bir canlıya zarar veriyorsa o gelişim değil gerilemedir. Sonuçta siz mükemmel bir iş yapamadınız. Eğer yapsaydınız bir canlı zarar görmezdi. Gelişim için yapılan deneyler, illa bir canlının canına mal olacaksa çok zorda değilsek o deneyi ertelemek ya da başka çözüm aramak gerekir. Her sorunun sayısız çözümü vardır. Düşünmeyi bilip kolaya kaçmayana…