Koca Şehirde Yapayanlız

Pişmandım, çok pişman. Her şeyimi geride bırakmıştım. Yeni bir başlangıç yapmak, hayatıma yeni bir sayfa açmak için üzüntüyle, kızgınlıkla ve belki de bir anlık cesaretle doğup büyüdüğüm şehri, yuvamı ama en önemlisi de ailemi bırakıp gitmiştim.

Kendi ayaklarımın üstünde durabilirim sanmıştım. Onlarla yaşamak istemiyordum fakat içten içe onları çok özlüyordum. Anneme çok ihtiyaç duyuyordum. O bana her konuda yardımcı olmuştu ama ben onu çok kırmıştım üstelik kendimi affettirmek yerine evi terk etmiş bu da yetmezmiş gibi tek başıma, evden uzak hiç bilmediğim bir şehre taşınmıştım. Büyük, çok büyük bir şehirdi bu. Büyük olduğu kadar tehlikeliydi de.

Oturduğum sokağın aşağısında çeşit çeşit balıkçı dükkanları vardı. Babamın eski bir dostu bu dükkanların birinde çalışıyordu. Onun sayesinde bu sokağın üst taraflarından kiralık bir ev bulabilmiştim. Her biri 5 katlı tüm sokak boyunca yan yana dizili küçük apartmanlardan birinin dördüncü katında oturuyordum. Evin duvarları mavi ve beyazdı. Tavandan sarkan balıkçı ağlarının rüzgarla çıkardığı ses bir yandan da tavandan gelen eski ahşap çatının tahtalarından çıkan yumuşak çıtırtı sesiyle hoş bir melodi oluşturuyordu. Ev çok büyük değildi içinde de eski bir soba vardı, eski ama bütün evi ısıtmaya yetecek kadar sıcak.

Bu sene benim için çok önemli bir yıldı. Hayatımı tümüyle değiştirecek bir sınava girecektim. Kafam çok dağınıktı ve bir an önce toparlanmam, derslerime odaklanmam gerekiyordu. Bir yandan da kendimi geçindirmek için bir kıyafet mağazasında çalışıyordum. Bundan yaklaşık iki hafta sonra müşteriyle laf dalaşına girdiğim için patronum beni işten kovdu. O ayın kirasını birikmiş paramın bir kısmından ve son maaşımdan ödedim. Artık bir işim yoktu ve param da azalmıştı. Annemlerden para istemeye yüzüm yoktu. Aileme çok haksızlık etmiştim. Sürekli onlardan nefret ettiğimi ve onlardan ayrı yaşamak istediğimi, onlara ihtiyacım olmadığını söyleyip duruyordum. Fakat şu an çok ihtiyacım vardı. Annem en sonunda sinirlenmiş ve bana çok kötü biri olduğumu söylemişti. Bir yandan sınava çalışmanın verdiği ağırlık bir yandan ailemin bana verdiği desteğin eksikliği bir yandan hiç arkadaşımın olmamasından kaynaklanan yalnızlık hissi ve bir yandan da işten kovulmuşken kira ve diğer faturaları ödemenin zamanın geldiğini hatırlatan ayın son haftası, hepsi üst üste gelmişti. Tüm bunları hem yüreğim hem beynim düşünürken ben ise bir yandan uyumaya çalışıyordum. Tüm bunlara bir de yattığım şişme yatağın sertliği eklendiğinde uyumak benim için hayli zor oluyordu. Her şeye rağmen o gece uyumayı başarmıştım ama tabi sabah başıma gelecekleri bilseydim sabaha kadar uyanık kalacağımdan emin olabilirsiniz. Sabah gözlerimi açtığımda gördüklerime inanamadım. Gördüğüm şey evin koridorunun tavanıydı. Evi su basmış ve üzerinde yattığım şişme yatak koridora kadar sürüklenmişti.

yalnız ile ilgili görsel sonucu

(Visited 239 times, 1 visits today)