Çok eski zamanlardan beri insanların gözleri hep yükseklerdeydi. Kimi zaman gökyüzünü düşledi, kimi zaman ise düşlerindeki şeylerin gerçek olup olmadığını anlamak için çeşitli çalışmalar yaptı. Bu çalışmalardan en çılgını kesinlikle Mars’ı kolonileştirmeye çalışmak oldu. Bazı insanlar tarafından bu fikir imkansız hatta saçmalık olarak görülse de bazı insanlar düşleri gerçek olacağını duyup sevindi. Sizce yepyeni bir gezegende beyaz sayfa açarak ve dünyada yaptığımız hataları yapmayarak bir hayat sürdürmek mümkün olur mu? Bu hayali yaşayan biz olmasak da sizce çocuklarımız ve torunlarımız için öyle bir şans var mı?
Özel şirketlerden tutun da devletlere kadar sayısız insan kolonileşme projesi için ciddi miktarda bir ücret ayırdı. En büyük fedakarlığı yapan hiç şüphesiz Elon Musk idi. Zaten kendisi bu fikri eyleme döken ilk insanlardan biriydi. Bir nevi çocukken okuduğu bilim kurgu kitaplarını gerçeğe dönüştürmeyi hedefleyen bu dahi, yıllardır Mars’ı nasıl kolonileştiririz sorusuna cevap arıyor. Hatta diğer şirketler gibi uzun bir tarihte vermiyor. 2030 yılında kızıl gezegene ilk evleri inşa edeceğini söylüyor. Her ne kadar verdiği tarihlerde hiçbir zaman aracına ulaşamamasına rağmen, birgün bu hayalini gerçekleştireceğine güvenim tam. Peki, dünyayı mahveden insanoğlu yeni bir gezegene de aynı şeyi yapmaz mı? Musk’ın temel hedefleri arasında bunu engellemek var. Çünkü dünyanın artık geri dönülemez bir yola girdiğini ve ne yaparsak yapalım bu kirlilikten kurtulamayacağımızı düşünüyor. O yüzden her şeyi sıfırlayarak başlamak ona göre en mantıklısı. Bence, bu gayet güzel bir fikir fakat, tüm insanları yeni bir gezegene taşıyamayacağını göz önüne alırsak dünyayı başı boş bırakmanın o kadar da iyi sonuçlar doğurmayacağım düşünüyorum.
Bir diğer fikir ise, Amazon’un kurucusu Jeff Bezons’tan geldi. Ona göre tüm gezegenleri, evrenleri keşfetsek dahi dünya kadar muhteşem bir yaşam alanı bulmamız imkansız. Bu yüzden eğer bir gezegeni kolonileştirirsek bile, sadece sanayimizi yani dünyamızı kirleten şeyleri, kızıl gezegene taşımalıyız. Bu sayede dünyadaki kirlilik oranı büyük ölçüde düşecek ve artan nüfus için ev ihtiyacını boşalan arazilerden karışılayabileceğiz. Fakat, uzay hasreti ile yanıp tutuşan insanların kafasında bu fikir bir soru işareti belirtiyor. Peki ya, hiç mi o gezegeni yani yeni düzeni görmeye sivil insanlar görmeye gidemeyecek?
Kolonileşmenin gerçekleşmesi için verilen tarihler çok da uzak olmasa, bunun olasılığının düşük olduğunu hepimiz biliyoruz. Umarız ki, bir an önce bu bahsi geçen projeler gerçeğe dönünüştür de, daha sağlıklı bir ortamda yaşarız. Bana sorarsanız bu iki projenin de hem iyi yönleri olduğu gibi kötü tarafları da var ama birini seçecek olsam bu Jeff Bezons’un projesi olurdu. Çünkü insanoğlunun ne kadar doyumsuz olduğunu hepimiz biliyoruz. İlk zamanlar olmasa bile, daha sonra kesinlikle dünyaya verdiğimiz aynı zararı ve belki de çok daha fazlasını kızıl gezegene verebiliriz. O yüzden sadece sanayimizi taşırsak buradaki düzenimiz bozulmamış olur. Ayrıca yedi milyar insanı taşımaktan sadece fabrikaları taşımanın daha kolay olduğunu düşünüyorum.
