Bir sabah uyandım, sıradan bir gündü. Kütüphaneden eski bir kitap aldım. Kitabın adı “Kaplan Gözleri”ydi. Devasa bir kaplan kitaptan fırladı. Çok şaşkındım. Kaplan koşarak kaçmaya başladı. Şehre doğru gidiyordu. Kaplan şehre varınca binaların çatısından atlayarak bütün şehri turladı, hem de dört kez. Sonra durup su içti. Onu gören insanlar önce korktu sonra da hayvanat bahçesine götürmek istediler. Ama kaplan yakalanamayacak kadar hızlıydı. Kaplanın kitaptan fırladığını bilen tek kişi ise bendim. Kitap o sırada elimdeydi. Hiçbir sayfasında kaplan yoktu. Kaplanı kitaba geri sokmalıydım. Peşinden koştum, göz göze gelince kitabı açtım. Kitabın boş sayfalarını görünce hemen içine atladı. Bütün sayfalarda artık kaplan vardı. Bütün bu yaşadıklarım gerçek mi yoksa rüya mıydı anlayamadım. Kaplanın olduğu her sayfaya içebilmesi için su dolu kaplar çizdim. Ben çizimi yaparken kaplanın beni izlediğini görebiliyordum.
Kitap Kaplanı
(Visited 3 times, 1 visits today)