Kendin Olmayı Göze Almak

Sürekli başkalarıyla kıyaslanmak veya başkalarına benzetilmek hoşunuza gider mi? Bir başkası olmaya çalışmak kişinin kendine yapacağı bir haksızlık mıdır? Peki, ciddi ciddi bir başkası olmaya çalışan insanları buna iten şey ne? Kendini yetersiz gören insanlar başkalarına benzemeye mi çalışır? İnsan, özgün olabilmek varken niye bir başkası olmak için çabalasın ki? Hadi gelin, bu soruları cevaplandıralım.

Günlük hayatınıza “Bak, Ayşe sınavdan 100 almış. Sen niye alamadın?” veya “Bak, Mehmet ne kadar düzenli. Keşke sen de onun gibi olsan.” gibi cümlelerle karşılaşıyorsanız ne yazık ki insanlarla kıyaslanıp, olmadığınız biriymiş gibi davranmanız talep ediliyor. Bu kişiye fazlasıyla zarar veren bir durum. Kıyaslanmak, kişide özgüven eksikliği gibi olumsuz etkiler bırakır. Öncelikle siz “o” veya “bu” değilsiniz. Her insan farklıdır ve bizi biz yapan şeyler farklılıklarımızdır.

Kişi bir başkası olmaya çalıştıkça özgünlüğünü kaybeder ve bu insanın kendine yapabileceği en büyük haksızlıktır.  İnsanlar kendilerini yetersiz gördükleri için bir başkası olma çabasındadır. Bireyin, çevresinden işittiği olumsuz eleştiriler veya kişiliğini eleştiren görüşler bireyin öz güvenini azaltır ve kişiyi olmadığı bir karaktere bürünme çabasına sokar.

İnsan her ne ise o olmalıdır. Bu her ne kadar bazıları için zor olsa da doğru olan kendin olmaktır. İnsanın kendisi olabilmesi yaşam boyu büyük çabaların sonucunda oluşan kişilikle ilişkilidir. Bireyin kişiliğinin şekillenmeye başladığı ilk yer ailedir. Eğer aile çocuğun karakterine saygı duymayıp, çocuğu olmadığı biri gibi yetiştirirse çocuk da kendi kişiliğini keşfedemediğinden olmadığı birine dönüşecektir.

Kişinin kendine yapabileceği en büyük haksızlık olan, başka biri olmaya çalışması uzun vadede kişiye fazlasıyla zarar verir.  Başkaları gibi olmaya çalışırken birey kendini yok sayar. Aslına bakarsanız hayatınızın nasıl olacağı olmaya çalıştığınız kişinin elindedir. İnsan, dünyaya  sadece bir defa geliyor ve yaşadığı hayatı bir başkasına benzemeye adayarak kendini yaşayabileceği tüm güzel şeylerden mahrum bırakıyor.

Peki, insanların gösterdiği kendilerini başkalarına benzetme eğilimi bireyin kendi iradesi dahilinde midir? Evet, kişi kendisini olduğu gibi kabul etmeyi öğrendiği zaman, olmadığı biri gibi davranmayı bırakır. Fakat kişinin kendisini olduğu gibi kabul etmesi göründüğü kadar kolay değildir. İnsanların, çevresinden işittiği acımasız eleştiriler veya birileriyle kıyaslanmaları kişinin kendisini olduğu gibi kabul etmesini neredeyse imkansız hale getirmektedir.

İnsanlardaki özgüven eksikliği veya kendini olduğu gibi sevememe durumu insanları olmadıkları birine dönüştürür. İnsanlar, kendilerine yapabilecekleri en büyük haksızlık olan başka biri olma çabasının kişiye ne kadar zarar verdiğinin acilen farkına varmalıdır. Ailede gelişimi başlayan karakter, kişilerin hayatlarını belirler. Aileler çocuklarını olmadıkları biri gibi yetiştirirse ileride çocuklarda kişilik bozuklukları oluşur. Birileri ile mukayese edilmek de insanı başka biri gibi davranmaya itebilir. İnsanların kendileri gibi değil başkaları gibi olmaları gerçekten de bireyin kendine yapabileceği en büyük haksızlıktır. Ömer Sevinçgül’ün de dediği gibi: “Farklı olmak mı istiyorsun, öyleyse kendin ol. Çünkü her insan özgündür, fakat pek az insan kendisi olmayı göze alabilir.”

 

(Visited 57 times, 1 visits today)