Anahtarı cebimde ararken olanları düşünmekten kendimi alıkoyamıyordum.Resmen tehdit edilmiştim hem de kimliği belirsiz bir adam tarafından.Telefonumu açıp tehdit mesajına bir daha baktım .Mesajı biraz daha okuduktan sonra bunların sadece bir şaka olduğuna karar verip evimin kapısına geldim.Anahtarımı sonunda bulmuştum.Kapıyı açtığımda ise daha büyük bir supriz! Kendi evimde daha önce görmediğim bir sürü yüz.
Daha ne olduğunu anlayamadan üstüme çullanıp her tarafımı bağladılar.Gerisini hatırlayamıyorum.Gözlerimi açtığımda boğazımda neden olduğunu anlayamadığım kuruluk ve çok büyük bir acı vardı zar zor yutkunuyordum. Gözlerimi kapattım ve bütün bunların bir rüya olmasını bekledim.Bir süre geçtikten sonra gözlerimi açıp odayı incelemeye karar verdim.Oda üstünde bulunduğum yatağı saymaz isek bomboştu .Gerçi buna da nasıl yatak denilebilirdi .Hayatında hiç su yüzü görmediğini düşündüğüm bir çarşaf ve iskelet olarak dayanıksız bir demirden oluşuyordu.Ben bunları düşünürken odaya biri girdi.Kel bir adamdı ,vucuduna bakılırsa çok sportif biri olmadığı da anlaşılıyordu ve yüz ifadesine bakılırsa da bir şeye kızmış gibiydi.Bana içmem için su uzattı daha doğrusu matarayı bana doğru fırlattı diyebilirim.Suyun yarısının boşa gitmesi çok yazık olmuştu,çünkü önümüzdeki günlerde suya çok ihtiyacım olacağından eminim.Ona neden burada olduğumu sordum ama bana aldırış etmeden odayı terk etti.
Ertesi gün uyandığımda karnımda bir kaşıntı ve hareketlilik hissettim.Midem bulanıyordu.Bana su getiren adama bundan bahsettim ve adamın suratsız yüzü gülmeye başladı.Ve tabii bir cevap bile vermeden odayı terk etti.Yanlış hatırlamıyorsam yarım saat kadar sonra odaya tanımadığım iki insan girdi .Beni yatağa bağladılar .Önce biraz direnmeye çalıştım ama o halde iki adamı yenecek kuvvete sahip değildim . Önce boğazımı kontrol ettiler .Sonra da karnıma baktılar.Adamlardan bir tanesi karnıma kalem ile yuvarlak şekiller çizmeye başladı.Adam şekilleri çizdikçe miden bulanıyordu ve kusacak gibi oluyordum.Bir süre sonra acı vermeye başladı. Çığlıklarım odada yankılanıyordu.En sonunda odayı terk ettiler.Ben de acılar içinde odada yanlı ve çaresiz bir biçimde uyumaya çalıştım.
Uyandığımda boğazım çok kuruydu .Susuzluktan ölüyordum.Su istemek için bağırmaya çalıştım ama olmadı bir şey sesimin çıkmasına engel oluyordu .Yapacak bir şeyim olmadığı için kapıyı yumruklayıp ağlamaya başladım.Bir süre sonra odaya elinde sopalı insanlar geldi bunlar dün odama gelenlerle aynı kişiydiler.Bana vurmaya başladılar.Bir süre sonra dayanamayıp yere yığıldım.VE dün olduğu gibi beni yatağa bağlayıp karnıma kalem ile yuvarlak şekiller çizmeye başladılar.
Bu seferki dünkünden beterdi çünkü bir şeyin karnımın içinden çıkmaya çalıştığını hissediyordum.Ve bu dünkünden çok daha acı vericiydi.Adamlar bilmediğim bir dilde ilahiye benzer bir şeyler söylemeye başladılar ve acılarımın şiddeti ikiye katlandı .Ne oluyordu bana böyle.Sonra bir anda beni bir uyku bastırdı ,gözlerimi istemsizce kapatıyordum.Galiba ölüyordum .Gözlerimi sonsuza kapatmadan önce son gördüğüm şey iste karnımın ortasından çıkan kocaman solucana benzeyen bir yaratıktı.