İşte oradalardı sapasağlam ayakta duruyorlardı. ”Oh inanamıyorum sonunda Rainy, Sunny nerelerdeydiniz?” dedi kızlar fakat köpeklerin ikisi de hiç bir tepki vermeden kızların arkasına bakıyorlardı. Adeta heykel gibiydiler. Hareket etmiyorlardı. Kızlar tedirgin olmuşlardı. Chloe köpeklerin gözlerinden arkalarında dikilen bir adamın olduğunu fark etti. Yavaşça Riley’i dürttü ve köpeklerin gözlerindeki yansımayı gösterdi. Riley çok korkmuştu konuşamıyordu. Adam tam kızları yakalayacakken Rainy ve Sunny havlamaya ve adamı kaçırmaya çalıştılar. Adımın paçalarından ısırıp yere düşürdüler ve hızla kızlara yetiştiler. Adam çok itici bir ses çıkarıyordu ve bu çok ürkütücüydü. Kızlar sanki bir labirentte gibi oradan oraya koşturuyorlarmış ama artık adam yokmuş çünkü o şey bir insan değilmiş. Siyah gölge korkunç bir ses çıkararak kızları kovalamaya devam ediyormuş. Kızlar gölgenin sesi kesilince köpekleri hemen kucaklamışlar ve koşmaya devam etmişler. Sonunda ışığı görmüşler ve dışarı çıkmışlar. Çıktıktan sonra yanlarındaki ağır çöp kutularını çıkışı kapatmak için kullanmışlar. O varlığın ne veya nereden geldiği bilinmese de Chloe, Riley, Sunny ve Rainy kurtulabilmişler. Ne de olsa ”Onlar da Kritstof Kolomb gibi uzak diyarlara açılmak ve yeni yerler keşfetmek istiyorlardı.”
SON