Eve gelir gelmez çantasını yere attı ve kendisini odasına kilitledi annesi “bu gün okul nasıldı?” diye sordu “BERBAT” “hadi ama Emma o kadar kötü değil okul” “….”. Emma aynanın karşısına geçti gözleri dolmuştu. Yanaklarından süzülen gözyaşlarını hissedebiliyordu. Uzun uzun aynaya baktı ve “sen kimsin” diye sordu kendine aynadan cevap alacağını düşünmeden. “ben senim” Emma yerinden fırladı eline tarağını aldı ve aynaya doğrulttu. “hey, hey sakin ol. Sana zarar vermeye değil yardım istemeye geldim” tarak hala elindeydi ama yavaş yavaş aynaya yaklaştı. “nasıl konuşabiliyorsun ve benden ne için yardım istiyorsun?” “Benimde seninki gibi bir dünyam var ne kadar ıssız olsa da. “yansıma parmağını aynaya dayadı “Yansımanın yok olmasını istemezsin değil mi?” “nasıl yani?” “Senin dünyanda nasıl yaratıklar varsa benim dünyamda da var ve yansımalarla besleniyor. Benim kokumu aldı ve benim için geliyor.” “Peki eğer sen yok olursan bende ölür müyüm?” “Hayır ama aynı bir vampir gibi yansımaya sahip olmazsın. Ve benim de bir yaşamım var ve ölmek istemiyorum.” “ama seni oradan nasıl çıkaracağım?” “Bir mum getir ve aynayı karalt. Sonra parmağını benimkinin üzerine koy.” “tama şimdi ne yapıcam?” “Odaklan. Parmağının ucunda hafif bir ısı hissedince parmağını yavaşça kendine çek” Emma gözlerini açtığında onu gördü; iki metre boyunda, beş-altı santim pençelere sahip, sivri dişli canavarı gördü. Dişlerinden ve ellerinden koyu kırmızı kan akıyordu. “Olamaz! O geliyor!” “ODAKLAN” sonunda yansıma aynadan çıktı. Yansıma Emma’nın sırtından onu aynaya doğru itti. “ne yapıyorsun!” debelendi ” onun bir kurbana ihtiyacı var ve o ben olmayacağım” yansıma Emma’yı aynanın içine hapsetti. Emma aynaya vurmaya başladı o yaklaşıyordu. yaratık koşmaya başladı ve Emma’nın üzerine atladı. Canavar Emma’nın kaburgalarına sivri pençelerini sapladı ve onu ortadan ikiye ayırıp fışkıran organları yemeye başladı. Yansıma Emma’nın ölümünü izlerken yüzünde hafif bir sırıtma belirdi. Yumruğuyla aynayı kırdı, eli kanıyordu. Yavaşça kapıyı açtı ve odadan çıktı.
“Doryan Greyin Portresi” den esinlenilmiştir.