Peri Bacalarının fotoğraflarda çok güzel ve büyüleyici gözüktüğünü düşünüyorum. Henüz gitme fırsatım olmadığı için gerçekte ne kadar güzel bilmiyorum. Ancak gidenlerden duyduğum ve resimlerde gördüğüm kadarıyla oldukça etkileyici bir yer. Peri Bacaları Kapadokya’da doğal yapılara verilen isimdir. Peri Bacaları yanardağlardan püsküren lavlarla ve milyonlarca yıl boyunca akarsuların ve rüzgarın aşındırması sonucu oluşan garip ama büyüleyici yapılardır. Kapadokya Pers dilinde “ Güzel Atlar Ülkesi “ anlamına geliyormuş. Bence bunun nedeni Kapadokya ve çevresinde, diğer bölgelere göre daha çok tercih edilen atların bulunması olabilir. Peri Bacaları hakkında okuduğum bir efsaneyi sizinle de paylaşmak istiyorum. Aslında birçok farklı efsane bulunmakta ama ben en çok bunu beğendim. Efsaneye göre;
Göreme civarındaki köylerden birinde çok çalışkan ve becerikli bir adam varmış. Peri bacalarının olduğu yerdeki tarlalarını öyle ekip biçermiş ki ancak bu kadar iyi olur. En iyi ve en güzel üzümü olan bağ ile en bakımlı güvercinlik de ondaymış. Bu çiftçinin işleri yolundaymış ve hiçbir ihtiyacı da yokmuş. Sürekli bağ ya da bahçesinde çalışır dururmuş. Yıllar geçmiş ve çiftçi ihtiyarlamış. Orak mevsiminde tarlasındaki ekinini toplamak için şafak vakti gitmek istemiş. Fakat, bir türlü yatağından kalkacak gücü bulamamış. Sürünerek kulübesinin önüne kadar gitmiş ve kendi kendine “ yazık oldu emeğime, yel savuracak, kuşlar gagalayacak “ demiş. Akşam vaktine kadar kulübenin önünde kalakalmış. Birden peri bacalarından elleri ışıklı birçok adamın dışarıya çıktığını görmüş. Hepsi birden çiftçinin tarlasına doluşmuşlar. Hemen işe koyularak ekinleri toplamışlar ve harmana taşımışlar. Şafak vakti yaklaşmışken onlar da birden ortadan kaybolmuşlar. Tekrar akşam olunca, ellerinde ışıkları olan bu adamlar yani periler yine işe koyulmuşlar. Ekinleri dövüp savurmuşlar ve tepe gibi yığmışlar. Şafak sökerken de yine ortadan kaybolmuşlar. Çiftçi bir gayretle köyden çuvallar almış ve harmanlanan ekinlerin yanına bırakmış. Akşam olunca da periler gelmişler ve çuvalları doldurarak köye taşımışlar. Sonra da ambar deliğinden içeri dökmüşler. Yaşlı çiftçinin ekinlerini her yıl periler ekmiş ve biçmişler. Bu çalışkan ve becerikli çiftçinin elini sıcak sudan soğuk suya sokmamışlar. Ama diğer köylüler bunca işi yaşlı adamın yaptığına bir türlü akıl sır erdirememişler. O da kimseye bir şey anlatmamış ve ölünceye kadar rahat ve bolluk içinde bir hayat sürdürmüş.
Peri Bacaları, Türkiye’deki gezilmesi gereken yerler listesinde ilk sıralarda bulunan, duyduklarıma göre gezerken sanki başka bir çağda, hatta başka bir gezegende dolaşıyormuş hissine kapılacağınız bir yer. Gidildiğinde balon turu yapılması da en çok tavsiye edilen etkinliklerden biri.
KAYNAKÇA
mailce.com hakkında-bilgi-nedir.com