KAMP’TA KAYBOLDUM

Şu an çok heyecanlıyım çünkü arkadaşlarımla birlikte kamptayım ve burada herkesin farklı bir görevi var. Mesela benim görevim toplayabildiğim kadar odunlar toplamak. Bir arkadaşımın görevi ise çadırları kurmak, diğeri ise yakıcı aletler bulmak vb. Ve işte beklediğim an artık geldi, herkes yerleşti ve dinlendikten sonra herkes görevlerine dağılabilir. Açıkçası, ben görevimi çok seviyorum. Uzun bir aradan sonra herkes görevini bitirmeye yakındı ve artık herkes toplanma alanına doğru yürümeye başlamıştı. Ve bence ben de bolca odun toplamıştım. Artık toplanma alanına gitme zamanı ve o marshmallowları yakma zamanıydı. Ve yolda yürürken çok garip ve korkunç bir ses duydum, hem havlama hem de kükreme sesine benziyordu. Odunlarım elimden kayıp yere yığıldı ve aniden koşarak kaçmaya başladım. Şu an gerçekten çok korkuyordum ve tek yapmam gerekenin koşmak olduğunu düşünüyordum. Aniden durdum ve soluklanmaya çalıştım çünkü gerçekten çok hızlı koşmuştum. O garip ve ürkütücü ses artık gelmiyordu, bu yüzden biraz neşelendim ama sonra tekrar hemen suratımı astım çünkü sanırım kaybolmuştum, nerede olduğumu bilmiyordum. Ve yanımda acil durumlar için birkaç yara bandı, kırmızı ışık ve fenerim vardı. Bir de düdüğüm. Burası çok karanlık. Düdüğümü çalarsam hayvanların da duyacağını düşünerek çalmadım. Yavaşça çantamdan fenerimi çıkardım ve sakin bir şekilde açtım. Çok sakin ve sessiz olmam gerekiyordu. Acil durum için kırmızı ışığı çıkardım ve ışığı çalıştırdım. Umarım enerjisi bitmeden biri beni görebilir diye umut ettim. Ve uzaklardan bir ses geldi, tanrım sonunda dedim bir iç geçirerek. Arkadaşım Mehmet beni bulmuştu ve buna çok sevinmiştim. Beni o zifiri karanlığın içinde kamp alanına tekrar götürdü (tabii ben hala çok korkuyordum). Sonra herkes benim bulunmama çok sevindi. Sonraki gün de buranın tehlikeli olabileceğini düşünerek buradan ayrıldık. Ve yakın zamanda tekrar güvenli bir kamp alanı bulacağız.