Kamp Günü

Adeta harika bir güne uyanmıştım. Güneş parıldıyor, kuşlar cikliyordu. Bugün arkadaşlarımla kampa gideceğimden dolayı yerimde duramıyordum. Kahvaltımı yaptım, hazırlandım ve çıktım. Ali’yi aradığımda bana 15 dakika içinde geleceğini söyledi. Aynen de öyle oldu. Beyaz arabasıyla gelen Ali’nin arabasında birlikte kampa gideceğim arkadaşlarım; Murat , Faruk ve Can da vardı.



Neşe ve heyecan içinde yola koyulmuştuk. Yolda şarkılar söyleyip birbirimize şakalar anlatıyorduk. Herkesin heyecanı yüzlerinden belli oluyordu. Sonunda, yıllar boyunca yapmayı planladığımız kampı yapıyorduk.



Kamp alanına gelmiştik. Kamp yapacağımız yer birkaç kilometre uzaklıktaydı. Çantalarımızı aldık ve yola koyulduk. Yürüdük, yürüdük ve yürüdük… Sonunda gelmiştik. Ağaçlık bir alana çadırlarımızı kurduk ve görev dağılımı yaptık Ali ile Murat ateşi yakıp yemeklerimizi hazırlayacaktı. Geri kalanlarımız ise odun toplayacaktı. İşlerimize koyulup dağıldık.



Birkaç dakika sonra herkesten ayrılmıştım. Yeterince odun topladığımı düşünüp kampa doğru yola koyuldum. Her yere baktım ama kimseyi bulamadım. Hava da kararıyordu. Bir an önce arkadaşlarımı bulmalıydım. Onları arayamıyordum çünkü telefon bağlantısı yoktu.



Artık önümü göremiyordum. Her taraftan ürkütücü hayvan ve ağaç sesleri rahatımı bozuyordu. Hemen kendime yapraklardan bir yatak yapıp uyumaya çalıştım.



Sabah olduğunda beni Ali uyandırdı. Birbirimizi görmenin sevinci ile birbirimize sımsıkı sarıldık.

(Visited 11 times, 1 visits today)